Sürrealizm Batı’da doğmuş olabilir ama kökleri Batı uygarlığına karşı bir komploya dayanır. Sürrealistler fikirlerini ve ilhamlarını Avrupa’nın dışında aramış, bakışlarını en başta Avrupa kolonyalizminin boyunduruğu altındaki “ilkellere” çevirmişlerdir.
Bourdieu’nün çokyönlü eserleri, titiz ampirik analiz ile son derece gelişkin bir teorik çerçeveyi birleştirmektedir. Eserlerindeki temel mesele, toplumsal yeniden üretimde kültürün rolüdür.
"Maden" filmi, Kentridge'in Güney Afrika’nın apartheid tarihini işlediği Projeksiyon İçin Çizimler serisinin ikinci filmidir. Serinin tüm filmlerinde, Kentridge'in yarattığı Güney Afrikalı beyaz iş adamı Soho Eckstein karakteri başroldedir...
Bu çalışmanın amacı İstanbul’da kamu taşınmazlarının kentsel dönüşüm adı altında inşaat projelerine kaynak olarak aktarılmasıyla organize edilen yaratıcı yıkım süreçlerini, bu süreçleri yöneten kamu aktörlerinin sermaye sınıfıyla kurduğu ilişkileri ve sonuçlarını açığa çıkarmaktır.
Metropolün “büyümesi” denen şey aslında kesintisiz bir proletarya takviyesi sürecidir – yeterli doğal ve kültürel kaynakların bulunmadığı bir çevreye ayak uydurabilen bir proletarya...
Danse Macabre (Ölüm Dansı), Ortaçağ sonlarından itibaren Avrupa’nın görsel kültüründe kendine yer edinmeye başlıyor. Pascal Moreaux, bu ölüm imgelerinin Fransa’da toplu felaketlerin damgasını vurduğu bir dönemde ortaya çıktığını belirtiyor...
Tüm sembollerini değersizleştiren bir çağ, makinenin kendisini evrensel sembole, tapılacak bir tanrıya dönüştürdü. Bu koşullar ne sanatın ne de tekniğin hayrınadır...