-
2/1/2014
Çalışmak zorunda olmaktan nefret eden herkesin dört elle sarılması gereken bir projedir Marksizm. En değerli faaliyetlerin sırf zevk için yapılanlar olduğunu ve bu bakımdan sanatın en hakiki insan faaliyeti olduğunu savunur.
-
21/12/2013
Sanat doğrunun karşısına yalanı çıkarmaktan ibaret değildir; asıl yaptığı, hakikat ile kurgu arasındaki ayrımı sökmektir. Edebi önermeler gerçek hayattaki önermelerin parodileridir, yoksa gerçek hayattaki yalanların bir çeşitlemesi değil.
-
29/11/2013
11 Eylül belki de Baudrillard'ın temel savlarından birini doğrulayacak kadar büyük bir olaydı: Teorinin ve sanatın, artık her türlü kavramı veya temsili aşan gerçekliği yakalama imkânı olmadığı savını. Adorno vaktiyle Auschwitz’ten sonra şiir yazılabilir mi diye sormuştu, Baudrillard da 11 Eylül’den sonra sanat olabilir mi diye sorabilirdi pekâlâ.
-
27/11/2013
Rancière’in felsefe, siyaset ve sanat arasında bağ kurma yeteneği benzersizdir; hem bir araştırma konusu hem de mücadele hedefi olarak eşitlikçiliğe bağlılığı için de aynı şeyi söylemek mümkün.
-
15/11/2013
Akıl hastalığından mustarip bir insana deli olduğunu kabul ettirmek geleneksel terapide çok eski bir yöntemdir. 17. ve 18. yüzyıla ait eserlerde, “hakikat terapisi” denebilecek bu yöntemin örneklerine çok rastlanır.
-
13/11/2013
Hakikat, cinsellik ve kendini bilme arasında kurulan bağ bir iktidar ilişkisine işaret ediyor. Düğüm öyle karmaşık biçimde atılmış ki, insanın onu çözmek için dışardan bir otoriteye ihtiyacı var: Hıristiyanlar rahibe günah çıkarır, biz hekime gideriz.
-
8/11/2013
Birkaç sene önce Michel Foucault’yla şöyle bir şey fark ettik: İkimiz de, tarihin çok farklı dönemlerine bakmakla birlikte, aynı soruyla uğraşıyorduk. Soru şu: Cinsellik, insanların kendilerini tanımlaması noktasında neden bu denli önem kazandı?
-
23/11/2013
ABD’nin Guantanamo’daki askerî operasyonları konusunda apolitik bir kitap yazmanın imkânsız olduğunu düşünebilirsiniz, ama Janet Hamlin’in "Sketching Guantanamo: Court Sketches of the Military Tribunals, 2006–2013" başlıklı kitabı tam da bu imkânsızı başarmış.
-
25/10/2013
İlericiler grubu, sanatı devrimci fikir ve idealleri yaymak için bir silaha dönüştürmeye çalıştılar. Arkalarında, zengin bir politik imge mirası, bütünlüklü bir özgürlükçü sosyalist sanat kuramı, ve gericilik karşısında olağanüstü cesaret örnekleri bıraktılar.
-
17/10/2013
Sayı 5
-
17/10/2013
Sayı 5
-
17/10/2013
Kedi, bizde ne görmüştü? Ne tür bir canavara bakıyordu? Kedinin bizim için ne ifade ettiği değildi mesele, biz kedi için neydik?
-
10/10/2013
“Sanat tarihinde para çok önemlidir.” 1972 yılında herkes, Rönesans resmi üzerine kaleme alınmış ilmî bir eserin ilk sayfasında okuduğu bu sarih ve dobra cümle karşısında şaşkınlığa uğradı.
-
18/9/2013
La Fabrique yayınevinin son kitaplarından biri, Alain Badiou, Pierre Bourdieu, Judith Butler, Georges Didi-Huberman, Sadri Khiari ve Jacques Rancière’e ait altı metnin derlendiği "Qu’est-ce qu’un peuple?"
-
6/9/2013
Basile Doganis, "Bedenin Düşünceleri" adlı kitabında bedenin dans, tiyatro ve dövüş sanatları gibi Japon beden sanatlarında nasıl ele alındığını analiz ediyor ve konuya Deleuze, Bergson, Whitehead gibi Batılı filozofların kavramlarıyla bakmayı öneriyor.
-
4/8/2013
Tarihte, 1968 baharında Fransa’da patlayan hareketteki kadar derin bir mücadeleye sahne olan çok az toplumsal hareket olmuştur. Bu kadar çok sayıda yorumcunun ağız birliği etmişçesine “beklenmedik” diye tarif ettiği tek hareket de bu olsa gerektir.
-
14/7/2013
Alain Badiou estetik üzerine düşüncelerini “inestetik” (inaesthetics) kavramıyla karşılar. “İnestetik’le kast ettiğim, sanatla felsefe arası bir ilişkidir. Bu ilişki, sanatın kendisinin de hakikat ürettiğini teslim ederken, sanatı felsefenin bir nesnesi durumuna çevirmeye kalkışmaz. Estetik spekülasyona karşı, inestetik, kimi sanat eserlerinin bağımsız varoluşu tarafından üretilen tamamıyla felsefe-içi (intraphilosophical) etkilerini açıklar”.
-
30/6/2013
Hayatın meta üretimine ve tüketimine indirgenmesi, her türlü isyanın fitilini ateşleyen gizli sistemdir, ve şimdi bütün sanayileşmiş ülkelerde kabaran dalgalar, meta-formuna daha da büyüyen bir şiddetle çarpacaktır.
-
12/6/2013
Paris Komünü, 19. yüzyılın en büyük festivaliydi. 1871 baharındaki olaylara, isyancıların kendi tarihlerinin efendisi oldukları duygusu damgasını vurmuştur – ama bu, “iktidar” politikası düzeyinde değil, gündelik hayat düzeyinde yaşanan bir duygudur.
-
13/6/2013
GÜN OLUR DEVRAN DÖNER, SADECE KORKUNÇ ŞARTLAR
HIZLANDIRIR ZALİMLERİN DEVRİLMESİNİ