-
21/9/2016
1925 yılında Büyükada’da doğan ressam Tiraje Dikmen’i 1 Eylül 2014’te kaybettik. Sıradışı bir yaratıcı olan Tiraje, vefatının ikinci yıldönümünde, resimlerine yüklediği derin anlamlarla, hatırlanmayı hak ediyor.
-
17/3/2015
Neredeyse bütün üyeleri sanatla ilgilenen Şakir Paşa ve Kabaağaçlılar ailelerinden gelen Fahr-el-Nissa Zeid (1901-1992), 1920’de Sanayi-i Nefise Mektebi Âlisi’nde çalıştıktan sonra 1928 yılında Paris’te özel Ranson Akademisi’nde Stahlbach ve Bissiére atölyelerinde bulundu,
-
18/2/2015
Düzenli olarak 1987’den beri sanat üzerine yayınladıklarımı biraraya getirirken, niçin yazdığıma, neden sanatın ve sanatçıların peşinde ilerlediğime dair sorular bir türlü yakamı bırakmadı.
-
6/1/2015
Hakkı Anlı’yı tam olarak kavramak ve sıradışı yapıtlarına vâkıf olabilmek için onun resim serüveninin farklı evrelerini bütünsel bir bakış açısıyla değerlendirmek şart.
-
16/10/2014
Osmanlı ve Kuvayı Milliye ordularında subaylık yapmış babasının aynı zamanda amatör bir ressam oluşu, Avni Arbaş’ın (1919-2003) çocukluk günlerinin sanatla iç içe geçmesini sağladı.
-
27/8/2014
1950’li yıllarda Türkiye’de giderek ağırlaşan siyasi ortam, Abidin Dino’nun hem Türkiye Komünist Partisi üyesi olarak yürüttüğü çalışmalarını hem de sanatsal etkinliklerini derinden etkiliyordu
-
13/8/2014
İki yıl önce Helsinki’de geçirdiğim Temmuz ayından sonra Kuzey Avrupa’ya adım atmamıştım. İskandinav ülkelerini ziyaret etmenin en güzel zamanının yaz olduğunu duymuştum.
-
10/7/2014
Hale Asaf ve Fikret Muallâ, ağır bedeller ödeyerek inşa ettikleri sanatlarıyla, 1945’ten sonra onları takip ederek Paris’e giden genç sanatçıları yüreklendirdiler. Öğrenci bursuyla, devlet memuru statüsüyle Paris’te yaşayan sanatçılardan farklı bir varoluş modelinin mümkün olduğunu gösterdiler.
-
27/6/2014
“Mümkün – Hayata Geçen Ütopyalar” sergisi, Gezi Direnişi’nin birinci yıldönümüne denk gelen süreçte, sanatın sadece formlara dayalı deneyselliğine değil, toplumsal, politik ve poetik açılımlarına da gönderme yaparak, farklı kavramların tartışılabileceğinin altını çiziyor.
-
18/6/2014
Mayıs’ın tüm haftasonlarını, ilkbaharın baş döndürücü tüm özellikleriyle, ışığını, kokularını, uzayan günlerini, güneşin batışındaki kırmızılığını emektar bisikletimin üzerinde hissederek geçirdim. İçimden ne bir sergiye gitmek, ne müze ziyareti yapmak, ne de kitapçılara uğramak geliyordu.
-
3/5/2014
Ressam Fahr-el-Nissa Zeid ile yazar İzzet Melih Devrim’in ilk çocuğu olan Nejad Devrim, Galatasaray Lisesi’ni bitirdikten sonra, 1941-1945 yılları arasında İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nde Léopold Lévy’nin öğrencisi oldu.
-
26/3/2014
Tiraje Dikmen (1925), 1949’da Fransız hükümetinin verdiği öğrenci bursuyla Paris’e gitti. O dönemde İstanbul’daki Fransız Konsolosluğu’nda Kültür Ateşeliği yapmakta olan Camille Bergeaud, Fransızca bilen gençlerin burslu olarak Paris’e gitmesi için çeşitli olanaklar yaratıyordu.
-
29/1/2014
Düşünce özgürlüğünün kısıtlandığı zor bir süreç içindeyiz. Sadece politik, ekonomik açılardan değil, sanatsal bakımdan da, “düşüncenin” kapı dışarı edildiği zamanlara tanıklık etmek kolay değil.
-
10/1/2014
Sizi bilmem ama benim son zamanlarda gözlemlediğim en önemli olgularda biri de, İstanbul sanat ortamında yeni ve farklı eğilimlerin desteklenmediği.
-
2/12/2013
Kasım ayının sonuna doğru Kuzey Avrupa’da iklim hızlıca değişir. Günlerin kısalması, karanlığın erken çökmesiyle kış tüm gücünü göstermeye başlar. Kasım’ın son pazar günü, Hıristiyan kültüründe önemli bir yeri olan birinci Advent’e denk gelir.
-
30/9/2013
Açılışının ardından aşağı yukarı iki hafta geçmesine rağmen 13. İstanbul Bienali için yazı yazmayı sürekli ertelememin nedenleri hakkında düşünüyorum. Karşımıza çıkan bu haliyle Bienal bırakalım hakkında yazı yazmayı, sanatseverin ziyaret etmesini tetikleyecek en küçük bir kıvılcım bile içermiyor.
-
30/8/2013
Bir tür politik hareket karakterine sahip olan “#gezidirenişi”, son yıllarda yaşadığımız, paylaştığımız en önemli sosyal olgu olarak, bir tür “milat noktası” gibi yorumlanabilir.
-
31/7/2013
Bir tür politik gelenek olarak varlığını sürdüren “Gezi Direnişinin Ruhu”, son yıllarda yaşadığımız, paylaştığımız en önemli sosyal olgu olarak etkisini gün geçtikçe arttırıyor. Neredeyse iki aydan beri süregelen protestolarla gelişen “Gezi Direniş Geleneğinin” sanatçılar ve güncel sanat ortamımız tarafından nasıl algılandığı hakkında kafamda epeyce soru var.
-
29/6/2013
Toplumsal bir hareket olarak “Gezi Direnişi” hiç kuşkusuz ki Türkiye tarihi açısından bir dönüm noktası olarak değerlendirilebilecek bir olgu.
-
31/5/2013
Çağdaş sanat ortamında, ister uluslararası, isterse yerel ölçeklerde olsun, kendisini belli eden en önemli faktör artık “kurgu” oldu. Eskiden, çok değil sadece on ya da on beş yıl önce, sanat ortamında profesyonel ile amatör olarak ayrılabilecek iki temel grup önplana çıkardı. Sanatla profesyonel olarak ilgilenenlerden çok, zevk için, kendi tutkularının karşılığını bulabilmek amacıyla ilgilenenlerin oluşturduğu “amatörler” kitlesinin varlığı, her şeyden önce saygıya ve gerçeklere dayalı bir “ortamın” garantisiydi.