-
2/12/2019
Sayı 15
-
17/4/2018
1895 gibi erken bir tarihte, documenta’dan çok önce, Venedik’in belediye başkanı Riccardo Selvatico, yerel turizmi canlandırmak ve kentteki sanatçıları desteklemek üzere bir sanat fuarı icat etmişti. O sıralarda Avrupa’nın önde gelen ülkeleri bu girişime ilgi duydu...
-
12/3/2018
Büyük modaevleri de, müzelerin, küratörlerin ve sayısı giderek artan sanatçıların kur yaptığı sponsorlar kulübüne dahil oldu. Paçavra ticareti yapanlar, petrol şirketlerinin, lüks araba üreticilerinin ve bankaların saflarına katıldı.
-
27/2/2018
Documenta sırasında masumiyetimi yitirişimin ardından, kiramı ödemek için hiçbir zaman eserlerimin satışına bel bağlamayacağıma dair kendi kendime söz verdim...
-
22/1/2016
Mekâna özgü eserler üretmekten anladığım, piyasanın yamacına yanaşmak değil.
-
22/6/2015
Her kim sanatın hayatı daha insani kılacağına inanıyorsa, safdildir.
-
21/2/2015
Sanat endüstrisi alanında yeni bir tür peyda oldu: sanat yöneticileri. Saygın okullarda eğitim alan bu türün mensupları, nasıl başka malların üretiminde ve pazarlamasında bir sevk ve idare söz konusuysa, sanatın da aynı şekilde yönetilmesi gerektiğine inanıyorlar. Bu inançları yüzünden herhangi bir suçluluk duymuyorlar, öyle romantik takıntıları da pek yok.
-
10/9/2012
Bugün pazarlama, müzelerde yüksek sanat kılığında sağlam bir şekilde yerleşmiştir. Sponsorlar genelde bir serginin sadece küçük bir kısmının giderlerini üstlenseler de, pek çok kurumda sergileri veya eserleri veto etme kararında dolaylı güce sahip olmuşlardır.
-
1/9/2012
Bartlett’in meşhur alıntılar derlemesinde "kültür" maddesine baktığımda, şaşırarak şöyle bir söze rastladım: "Kültür kelimesini duyunca tabancama davranırım." Ben, kuşkusuz bundan çok daha yumuşak başlı bir alıntı olan "Kültür kelimesini duyunca çek defterime davranırım" sözünü arıyordum, çünkü sembolik sermayenin yönetimi konusu için çok uygundu.