İmajinist Bauhaus Manifestosu (İmajinist Bir Bauhaus’un Oluşumu Üzerine Notlar)


Asger Jorn, "Oğluma Mektup", 1956 

 

Bauhaus neydi?

Bauhaus, şu soruya verilmiş bir cevaptı: Sanatçıların, makine çağında kendilerine yer bulmak için nasıl bir “eğitime” ihtiyaçları var?

Bauhaus fikri nasıl uygulamaya kondu?

Almanya’da, önce Weimar’da sonra Dessau’da açılan bir “okul”la uygulamaya kondu. 1919’da mimar Walter Gropius tarafından kurulan okul, 1933’te Naziler tarafından kapatıldı.

Uluslararası İmajinist Bauhaus Hareketi nedir?

Makine çağında sanatçılara uygun bir yerin nerede ve nasıl bulunacağı sorusuna verilmiş bir cevaptır. Bu cevap, eski Bauhaus’un verdiği eğitimin yanlış olduğunu gösterir.

Uluslararası İmajinist Bauhaus Hareketi fikri nasıl uygulamaya konuyor?

Hareket 1953’te İsviçre’de kuruldu; başta, bütünlüklü bir devrimci kültürel yaklaşımı savunabilecek birleşmiş bir örgüt oluşturmayı hedefliyordu. 1954’te Albissola toplantısında yaşananlar, deneysel sanatçıların sınai araçları ele geçirmesi, ve bu araçları faydaya yönelik olmayan kendi amaçlarına tabi kılması gerektiğini göstermişti. 1955’te Alba’da bir imajinist laboratuvar kuruldu. Albissola deneyiminden çıkarılan sonuç şuydu: dekorasyona dayalı modern değerlerde aşırı şişmeye bağlı toptan değer kaybı (çocukların yaptığı seramikler gibi). 1956’da Alba Kongresi’nde birleşik kentçilik [unitary urbanism] diyalektik olarak tanımlandı. 1957’de Hareket psiko-coğrafi eylem şiarını ilan etti.

Ne istiyoruz?

Çığır açıcı sonuçları herkesçe bilinen bilimsel araştırmanın halihazırda sahip olduğu ekonomik ve pratik imkânlarla araçların aynılarına sahip olmak istiyoruz.

Sanatsal araştırma “insan bilimi” demektir, bu da bize göre yalnızca tarihsel anlamda bilimden ibaret değildir, aynı zamanda “duyarlı” bilim anlamına gelir. Bu araştırmanın, bilim insanlarının yardımları eşliğinde, sanatçılar tarafından yürütülmesi gerekir.

Bu amaç doğrultusunda kurulan ilk kurum, 29 Eylül 1955’te Alba’da özgür sanatsal araştırma için açılmış olan deney laboratuvarıdır. Bu laboratuvar türü, eğitici bir kurum değildir; sadece sanatsal deney için yeni imkânlar sunmaktadır.

Bauhaus’un liderleri, müstesna yeteneklere sahip büyük ustalardı, ama öğretmenlikte başarılı değillerdi. Öğrencilerin çalışmaları, ustaların izinden gözü kapalı giden taklitlerden ibaretti. Ustaların asıl etkisi dolaylı yoldan, örnek alınarak kendini gösteriyordu: Ruskin’in Van de Velde üzerindeki, Van de Velde’nin Gropius üzerindeki etkisi gibi.

Bu kesinlikle bir eleştiri değil, gerçeklerin teslim edilmesi sadece, ve bu gerçeklerden hareketle şu sonuca varmak mümkün: Sanatsal yeteneklerin doğrudan aktarılması imkânsızdır; sanatsal intibak çelişkili bir dizi aşama üzerinden meydana gelir: Şok — Merak — Taklit — Reddiye — Deney — Hâkimiyet.

Bu aşamaların hiçbiri atlanamaz, ama yine de herkesin bu aşamaların tümünden geçmesi şart değildir.

Vardığımız pratik sonuç şu: Pedagojik çalışmaya yönelik her türlü girişimden vazgeçiyor ve deneysel faaliyete yöneliyoruz.

1957

 

Kaynak: http://www.bopsecrets.org/SI/bauhaus.htm

skopdergi 14