Musica est disciplina quae de numeris loquitur. Müzik sayılarla konuşur.
Cassiodorus (Pythagoras’tan)
Müzik, her şeyin ait olduğu düzeni bilmek demektir.
Hermes Trismegustus
Kozmosa ahengini, armonisini veren sayılardır; sayılar arası ilişkilerdir; oranlardır. İşte müzik bu oranlar sayesinde kozmosun ahengini seslendirir. Yani müzik aritmetiktir… Ve mimarlık müziktir. Ama mimarlık, sayılardan ayrıca formlarla da tanımlanır. Dolayısıyla hem bir aritmetik, hem bir geometri âlemidir. Yani matematiktir.
Efsaneye göre, Pythagoras bir dökümhanede çekiçlerin sesine kulak verdiğinde seslerin sayılarla ve oranlarla ifade edilebileceğini kavrar. Ve lir gibi telli çalgılarda bir sesin tizliğini ve pesliğinin telin uzunluğuna ait oranlarla nasıl değiştiğini hesap eder. İdeal oranları keşfeder. İki farklı sesin frekansları (titreşim sıklıkları) arasındaki mükemmel oranlara karşılık gelen unison, diapente ve diatesseron gibi oktavlar onun buluşudur. Değişik tonları, göksel küreler arası mesafeler ve kürelerin hızları belirler: Ay=tam ton, Merkür=yarım ton, Venüs=üç yarım ton…[1]
Çekiç seslerinden müzikal oranlara. Gaffurio, Theorica musica, 1492.
[1] Alexander Roob, Alchemy and Mysticism (Köln: Taschen, 1997) s. 90, 92, 97.