Sanat ve Fesat: Mark Lombardi’nin Ölüme Meydan Okuyan Hikâyeleri

 

Mark Lombardi (1951-2000), hükümetlerin, istihbarat örgütlerinin ve finans kuruluşlarının yolsuzluk ve organize suç faaliyetlerini incelediği çalışmalarıyla tanınan bir kavramsal sanatçıydı. “Hikâye iskeletleri” [narrative structures] olarak adlandırdığı eserlerinde amacı, kendi deyişiyle “politik, toplumsal ve ekonomik güçler arasındaki bağlantıları ortaya çıkarmak”tı. “Bir resmin grafik etkisine sahip olabilecek, ama aynı zamanda bir hikâyeyi, hikâye biçimindeki bilgiyi aktarabilecek bir araç”[1] arayışındaydı:  

 

1994’te “hikâye iskeletleri” olarak adlandırdığım çizim serilerine başladım. Çoğu kâğıt üzerine kurşunkalem veya mürekkepti. Bunlara “hikâye iskeletleri” diyorum çünkü her biri, büyük bir uluslararası bankanın veya yatırım şirketinin batışı gibi bir olayın hikâyesini aktarmayı amaçlayan çizgi ve işaret ağlarından oluşuyor. Bir amacım da, günümüzde yaşanan olaylarda politik, toplumsal ve ekonomik güçler arasındaki bağlantıları ortaya çıkarmak. Önce, basında çıkan haberler ve başka yayınlar üzerinde çalışarak, belirli bir banka, finans grubu veya belli kişiler hakkında olabildiğince çok bilgi topluyorum. Sonra, topladığım malzemeyi titizlikle gözden geçirerek, belli başlı noktaları işaretlendirmeler ve kısa bilgi notları halinde tasnif ediyorum, bunlar yavaş yavaş bir imge ortaya çıkarmaya başlıyor. Amacım, işaretlendirmeleri yan yana koyup biraraya getirerek, elimdeki malzemeden tutarlı bir bütün oluşturmak.[2]

 

 

 

 

Aslen sanat tarihi eğitimi alan Lombardi uzun yıllar arşivci olarak çalışmış, uyuşturucu savaşları üzerine, yayınlanmayan bir kitap yazmıştır. 1990’ların ortalarında başladığı kavramsal sanat çalışmaları, kimilerince “Wikileaks’in görsel versiyonu” olarak tarif ediliyor, ve Lombardi’nin o dönem gizli bağlantıları kamusallaştırma noktasında, Edward Snowden ve Julian Assange gibi daha yakın tarihe ait isimlerden çok daha ileri gittiği ifade ediliyor.[3] 11 Eylül saldırılarından sonra gün yüzüne çıkmaya başlayan bağlantıların büyük kısmını Lombardi’nin çalışmalarında izlemek mümkün. Alain Badiou da, “Çağdaş Sanat Üzerine On Beş Tez” başlıklı konuşmasında (2004), Lombardi’nin Bush ailesi ile Bin Ladin’ler arasındaki bağlantıları ortaya koyan eserinden söz ederken, “yolsuzluk galaksisi” olarak tarif ettiği eseri “sanatın, bir şeyi olgulardan önce, kanıtlardan önce ortaya koyma gücü”ne örnek olarak gösteriyor.[4]

Mark Lombardi 2000 yılı Mart ayında (ABD’de Kasım ayında yapılacak genel seçimler için kampanyalar sürerken) evinde ölü bulundu, kendini asarak intihar ettiği iddia edildi. “George W. Bush, Harken Energy and Jackson Stephens c. 1979-90” başlıklı çalışmasını ölmeden önce, 1999’da tamamlamıştı. Ölümünden birkaç gün önce, Intelligence Newsletter adlı istihbarat dergisinde yayınlanan bir haberde, George W. Bush’un, Suudi kraliyet ailesinin bankacısı ve El Kaide destekçisi Halid bin Mahfuz’la olan ilişkisi yüzünden seçim kampanyasında sorun yaşayabileceği yazılmıştı.[5] Lombardi’nin eseri, tam bu bağlantıları, tüm detaylarıyla ortaya koyuyordu.

 

George W. Bush, Harken Energy and Jackson Stephens c. 1979-90” Büyütmek için resme tıklayınız

 

Lombardi’nin, 14 bin dizin kartından oluşan arşivi bugün MoMA’nın koleksiyonunda bulunuyor. Veri haritalandırma ve ağ grafiği tekniği son yıllarda sanat alanında yaygın olarak kullanılmaya başlandı (Burak Arıkan’ın çalışmaları buna örnektir.)   

Mareike Weneger’in, Mark Lombardi’yle ilgili belgeseli sayfanın en altında yer alıyor. Aşağıdaki metin, Paul Mullan’ın Red Wedge dergisinde yayınlanan bir yazısından seçilmiş bölümlerin çevirisidir.

 

Mark Lombardi, yönetici sınıfın kurumlarını ve bunların, kimi skandal yaratmış kimi gizli kalmış “kirli işler”le bağlantılarını takıntılı bir biçimde inceliyor (Vatikan, organize suç şebekeleri, CIA, bankalar vs.), elde ettiği bulguları dizin kartlarına kaydediyordu. Binlerce kart üzerine çizdiği işaretlerle kaydettiği bu incelemeler, medyadan veya başka kamusal kaynaklardan topladığı malzemeye ve araştırmacı gazeteci kimliğine bürünerek elde ettiği bilgilere dayanıyordu. Ardından, bu kayıtlardan yola çıkarak kâğıt üzerine kurşun kalemle yaptığı çizimlerde, incelediği aktörler arasındaki bağlantıları “haritalandırıyordu”.

Lombardi’nin 1996 tarihli çalışması BCCI, ICIC, and First American Bankshares 1972-91 (3rd version), 1991’de batan Bank of Credit and Commerce International’ı (BCCI) konu alıyor. Lombardi’nin çizimi, BCCI’nin yönetici sınıftan pek çok kişiyle bağlantısı olduğunu ve amacının kâr sağlamak değil, dünyanın dört bir yanındaki ABD yandaşlarına para akıtmak olduğunu gösteriyor. Bunlar, Sovyet işgaline karşı mücadele eden anti-komünist Afgan mücahitlerden, Nikaragua’daki Sandinist hükümetle savaşan karşı-devrimci kontralara, ve Panama diktatörü Manuel Noriega’ya kadar pek çok kişi ve grubu kapsıyor.

 

BCCI, ICIC, and First American Bankshares 1972-91 (3rd version) Büyütmek için resme tıklayınız

 

Lombardi’nin çalışması, bu tür bağlantıların varlığını kayda geçirmekle birlikte, tam mahiyetlerini belirsiz bırakıyor. Çizimde yer alan her kişi veya kuruluş, bir zaman çizelgesi boyunca kabaca gösterilmiş ve standart boyuttaki iki daireden biri içinde temsil edilmiş. Bağlantıları gösteren çizgilerin hepsi aynı kalınlıkta. Farklı şekil ve boyutlar, farklı bağlantı türlerini kayda geçirebilirdi; ama çalışmada bunların tümü netlikten uzak kalıyor, kimi öğelerin yanına yazılmış açıklayıcı metinler ise son derece kısa.

Dolayısıyla çizim, Lombardi’nin sayısız dizin kartından oluşan hazinesinde (muhtemelen) bulunan bilgiyi iletmiyor aslında. Çizim size yalnızca kimin kiminle “bağlantılı” olduğunu söylüyor: Umman Ulusal Bankası, finansçı Bruce Rappaport’la; Bruce Rappaport, 1981-1987 yılları arasında CIA yöneticiliği yapmış Bill Casey’le; Bill Casey, dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan’la (ki zaten patronuydu) ve Afgan mücahitleriyle...

Bu sanat eserinin formu, içeriğine nazaran daha önemli. Bu “sistemin” çizgileri –sistem kelimesini ihtiyatla kullanıyorum–, sanki hayalî bir “başka yer”e uzanıyormuş gibi kâğıdın kenarlarına doğru taşmıyor. “Sistem”in genel şekli, Jackson Pollock’un bazı resimleri gibi,  dairesel ve içine kapalı. Dahası, öğelerinin birörnekliği ve tekrar edişi, bütünün içinde eşit önem veya anlama sahip olduklarını düşündürüyor. Sanki eklenecek veya çıkarılacak hiçbir öğe, bütün üzerinde herhangi bir etki yaratmayacakmış gibi. BCCI, içerdiği çok sayıdaki bileşenin gerçekte nasıl işlediği ve nasıl bir ağırlığa sahip olduğu konusunda fikir vermiyor.

ABD’nin saldırganlığı, ne bugün ne de geçmişte, Casey gibi, veya eski başkanlık danışmanı Clark Clifford gibi, ya da eski ABD senatörü Stuart Symington gibi (listeyi sonsuza kadar uzatabiliriz) birtakım şahısların kapalı kapılar ardında yaptığı pazarlıklara indirgenemez. Asıl itici güç, sistemsel ve kişilerden bağımsızdır: Kapitalizm, kendi hareket kanunları uyarınca, emperyalizmi doğurur. Lombardi’nin çalışmasındaki basitleştirmeler (minimal geometri) ve karmaşıklaştırmalar (malzeme bolluğu), bu dinamiği kavramamıza yetmiyor.

 



[1] Mark Lombardi: Death-Defying Acts of Art and Conspiracy filminden,  9'29''. Filmin başlığı ("ölüme meydan okuyan sanat ve fesat faaliyetleri), Mark Lombardi'nin kendi kartvizitine yazdığı ifadeler.

[2] Mark Lombardi (Artist Statement) http://socks-studio.com/2012/08/22/mark-lombardi/

[3] Art, Conspiracy, and the Shadow Worlds of Mark Lombardi kitabının yazarı Patricia Goldstone, bkz. https://www.youtube.com/watch?v=eEMpWW3H_wE

[4] http://www.lacan.com/frameXXIII7.htm  Metinden seçilmiş pasajların çevirisi için bkz. Çağdaş Sanat Üzerine On Beş Tez

[5] Patricia Goldstone, Art, Conspiracy, and the Shadow Worlds of Mark Lombardi (Berkeley: Counterpoint, 2015) “Introduction”.

kavramsal sanat, sanat-politika, çağdaş sanat