Sanat/Senet Piyasasının Yükselişi

Bir zamanlar duvarınıza astığınız sanat eseri size haz verirdi ama satmaya niyet etmediğiniz sürece ondan maddi bir beklentiniz olmazdı. Artık öyle değil. Bugün o sanat eseri duvarınızda asılı durmaya devam ederken size para sağlayabilir; bu parayla ister başka sanat eserleri alırsınız, ister işyerinize nakit akıtırsınız ya da vergi borcunuzu ödersiniz.

Sanat eserini teminat göstererek borç almanın kendine özgü sorunları var zira güvenilir bir fiyat belirlenmesindeki zorluk bir yana, kolayca bir yerden bir başka yere götürülebilir. Bütün bunlara rağmen, geçen yıl Deloitte ve ArtTactic’in yayınladığı bir rapora göre 2017’de tüm dünyada sanat teminat gösterilerek alınan kredi miktarı dudak uçuklatıyor: 17 milyar ile 20 milyar dolar arasında. US Trust’ın ulusal sanat hizmetleri yöneticisi Evan Beard bu yıl yayınlanan ilk Tefaf Sanat Finansmanı Raporu’nda şöyle yazıyor: “Bu gelişmedeki en önemli etken belki de koleksiyonerlerdeki zihniyet değişikliği. Eskiden sanat eserlerini bir hobi ya da estetik meşgale olarak görürken, şimdi aynı eserlere stratejik olarak kullanılması gereken senetler olarak bakıyorlar”.

US Trust, sanat eseri teminatı karşılığı 6,7 milyar dolar kredi dağıtmış durumda. Keza, Citi ve JP Morgan gibi başka özel bankaların verdikleri krediler de milyarlarca dolara varıyor. Beard’e göre Artnews’un en büyük 200 koleksiyoner listesindeki ABD’li isimlerin çoğu ellerindeki sanat eserlerini senet gibi kullanarak karşılığında kredi alıyor. Kesin rakamlara ulaşmak güç olsa da, sanat-senet piyasasındaki oyuncuların büyük çoğunluğu, %80’den fazlası, ABD’li. Ve bu piyasa gayet canlı. Citi Özel Bankacılık kurumunun Sanat Danışmanlığı ve Finans bölümünün başındaki Suzanne Gyorgy “en kayda değer olan, sanat kredilerinin miktarındaki artış” diyor; “10-15 yıl önce sanat kredileri on milyonlarla ifade ediliyordu. Her ne kadar ABD başı çekse de, Asya’da ve Latin Amerika’da da iş hacmi dramatik bir biçimde artıyor”.

 

Victor Dubreuil, Para Sepeti.

 

Emigrant Bank’in sanat karşılığı borç verme kolu Emigrant Sanat Finansmanı ortaklarından Barbara Chu, ABD’lilerin kredi almaya başkalarından çok daha alışkın olduklarını söylüyor. “Kimi ülkelerde borçlanmaya karşı kültürel önyargılar var; Birleşik Krallık’ta ve Almanya’da insanlar borçlanmaya karşı temkinli”. Ve ekliyor, “bizim önerdiğimiz finansman olanakları insanlara offshore varlıklarını paraya çevirme seçeneği sunuyor”.

Kredi meblağları en kabarık olan kurumlar US Trust gibi özel bankalar; ellerindeki sanat eserlerine karşılık müşterilerine rücu hakkı saklı kredi verme hizmetleri için ayrı departmanları var. Ama uzmanlaşmış küçük kredi kurumları rücu hakkı saklı kredilere ek olarak, rücu hakkı almadan da kredi veriyorlar. Piyasaya yeni girenler arasında Londra merkezli Fine Art Group iki yıldır, TPC Art Finance bir yıldır hizmet veriyor. Müzayede evleri de sanat eseri teminatlı kredi vermeye teşne. Sotheby’s’in bu işe ayırdığı 1,1 milyar dolarlık ‘savaş sandığı’ var.

Hemen bütün şirketler sanat eserine biçilen değerin %40-50’si karşılığında kredi veriyor; kimisi esere el koyuyor, kimisi buna gerek duymuyor. ABD’de Uniform Commercial Code (UCC) dosyaları ihtiyati haciz altına alınmış eserleri belirliyor. Çoğu zaman bu, borç alan kimsenin sanat eserinin keyfini sürmesine engel olmuyor; eser depoya kaldırılmıyor. UCC gibi bir kuruluşun olmadığı ülkelerde ise krediyi açan kurum borç ödenene kadar eseri kendi elinde tutmak istiyor.

UCC dosyaları halka açık ve şöyle bir göz gezdirmek bile sermayesini artırmak için sanat eserlerini kullananların çeşitliliğini ortaya koyuyor. Örneğin Türk tacir Yomi Rodrik, Rudolf Stingel, Anselm Kiefer, Takashi Murakami ve Jean Dubuffet gibi sanatçılara ait dokuz eserini teminat göstererek Athena Fine Art Financing’den kredi almış. Bu kurum üç yıl önce Carlyle Group tarafından 280 milyon dolarlık bir fonla kurulmuş (şimdi alıcı bekliyor). Omanut Holding adlı şirket topluluğu, 25 eser karşılığında –aralarında Keith Haring, Mark Grotjahn ve KAWS’un eserleri var– TPC Art Finance’ten borç almış. Dosyada Pace, Mitchell-Innes ve Nash, Kasmin ve Gagosian gibi sanat tacirleri de yer alıyor. 

Faizler, birçok faktöre bağlı olarak, farklılaşıyor. Bir uçta, sanattan başka varlıklara da sahip müşterilerine gayet uygun faizler önerebilen özel bankalar var. Bazıları yalnızca beş milyon doların üzerinde kredi miktarlarıyla çalışıyor. Demek ki, söz konusu sanat eserinin değeri bunun en az iki misli olmalı. Ayrıca birçok kredi kurumu tek bir eserin değil bir koleksiyonun teminat gösterilmesini tercih ediyor. Bir de %10’un hemen altında faiz uygulayan uzmanlaşmış kredi kurumları var. TPC, Falcon Fine Art gibi kimileri, bir bankanın ya da finans kurumunun kredi dağıtma kolu. Sotheby’s gibi “banka olmayan kurumlar” ise müzayede alt fiyatının %60’ı kadar meblağlara %8 faizle kredi veriyor.

Terazinin öteki ucunda kısa vadeli, düşük faizli kredi veren kurumlar var: Londra, New York ve Los Angeles’ta şubeleri bulunan Borro Özel Finans gibi. 100 bin sterlin tutarı, üç ay süreli aylık %1-%2,5 faizle borçlandırıyor.

Falcon’dan Dr. Tim Hunter’a göre ABD dışında “piyasa pek gelişmiş değil”. Birkaç neden sıralıyor: buralarda UCC gibi bir kuruluşun yokluğu; değişik ülkelerde birbirinden farklı yasaların varlığı; kültürel farklılıklar. 500 bin ila 150 milyon dolar aralığında kredi dağıtan Fine Art Group’tan Freya Stewart ise işlerin değişmekte olduğu düşüncesinde: “Avrupa’da genç koleksiyonerler varlıkları karşılığında borçlanarak yatırım yapmak konusunda farklı düşünüyorlar. Eski nesilden daha cesaretliler ve bunun akıllıca olduğu fikrindeler”. Ancak borç alanların bir bölümü kredi anlaşmalarına girerken fazla atılgan davranıyor olabilirler. Bu yıl fazla borçlanarak yatırım yapmaya kalkışanlar oldu. Mesela sanat eserlerini teminat göstererek borçlanan ABD’li sanat taciri Anatole Shagalov bazı yükümlülüklerini yerine getiremedi. Belki uç bir örnek ama kimilerine göre sanat piyasasının en nihayet bir köpükten ibaret olmasının sonucu.

 

Georgina Adam, “In Debt We Trust: The Rise of Art-Secured Lending" The Art Newspaper (6 Aralık 2018). (Erişim tarihi: 13 Aralık 2018).

sanatın güncelliği, koleksiyonerlik