/ Pasajlar / Kültür Savaşlarını Unutun

 

 

İşçi sınıfı semti Middlesbrough’da oturan bir kadınsanız, Hampshire’daki zengin Hart semtinde oturan bir kadından yedi yıl önce ölme ihtimaliniz yüksektir.[1] Yoksul bir ailenin çocuğuysanız, genel ortaöğretim sınavlarında iyi puan alma ihtimaliniz %27 oranında düşer.[2] Özel okula gidiyorsanız, 40 yaşına geldiğinizde devlet okulu mezunu birinden %35 fazla para kazanıyor olursunuz.[3] Evsiz bir yetişkinseniz, yoksul veya işçi sınıfından bir ailenin çocuğu olma ihtimaliniz neredeyse yüzde yüzdür.[4]

Sınıf, dünyamızı şekillendirir. Birçok insanın yaşam fırsatlarını sınırlar ve önlerine koydukları hedefleri düşük tutmalarına sebep olur. Kimilerine ise, güç ve ayrıcalıklarla dolu bir hayat bahşeder.

Gelgelelim sınıf artık politikalarımızı şekillendirmiyor. Bugün politikadaki temel ayrım, birçoklarının gözlemlediği gibi, sınıf değil kültür. Göçmenlerle ilgili görüşleriniz nedir? Yurtsever misiniz? Çokkültürlü Londra size hâlâ Britanyalılık hissi veriyor mu? Bugün Britanya, geleneksel ekonomik meseleler yerine, bu tür sorular üzerinden ayrışmış gibi görünüyor. Sadece Britanya’da da değil, Avrupa’nın tamamında, asıl politik fay hattı sağ-sol arasından değil; küreselleşmiş, teknokratik yeni dünyada kendilerini rahat hissedenler –veya bu dünyaya uyum sağlamaya hazır olanlar– ile, kendilerini dışlanmış, mülksüzleştirilmiş, söz hakkı alınmış hissedenler arasından geçiyor.    

Peki politik sınırlar, toplum içindeki toplumsal veya maddi ayrımları işaret etmez olduğunda ne olur? Toplumsal dünyayı şekillendiren sınıf, artık politik haritada temsil edilmediğinde ne olur?

Bu politik fay hattına daha yakından baktığımızda bu tür soruların önemi berraklaşıyor. Küreselleşmiş yeni dünyadan hoşnut olmayanlar, geçen hafta “Londra artık bir İngiliz şehri olmaktan çıktı” diye yakınan John Cleese gibi milyoner gezginlerden tutun da,[5] küresel sermaye yüzünden hayatları altüst olan Güney Galler’li çelik işçilerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsayabiliyor. Yeni dünyaya çok daha iyi uyum sağlayanlar ise, Londra’da gece mesaisi yapan Sri Lanka’lı temizlik işçilerinden tutun, Cobra bira markasının kurucusu ve Brexit karşıtı “Remain” kampanyasının başını çeken Lordlar Kamarası mensubu Hindistan doğumlu Karan Bilimoria’ya kadar uzanıyor.

Hoşnutsuzluğuyla baş başa kalan Cleese, kendini Karayiplerdeki Nevis Adası’na atabilir, nitekim şu an orada yaşıyor. Güney Galler’deki çelik işçilerinin ise güvencesiz yaşamlarından kaçacak yerleri yok.

Yeni politik ayrışma, birçoklarının iddia ettiğinin aksine, “elitler” ile “kitleler” arasındaki ayrımı yansıtmıyor. Bilakis, temizlikçi ile çelik işçisinin politik çıkarlarının, Cleese veya Bilimoria’nınkilerden çok daha birbirine yakın olduğu gerçeğinin üzerini örtmek suretiyle bu ayrımı karanlığa gömüyor. İster Güney Galler’de olsun ister Güney Londra’da, işçiler geçici ve sözleşmeli personel alımlarının, ücretlerin yerinde saymasının, kemer sıkma önlemlerinin cefasını çekiyor.

Politikadaki kültürel ayrışmanın, işçi sınıfına mensup insanların hayatlarındaki maddi gerçeklikleri unutturması mümkün değil. Ama birçoklarının o gerçekliğe bakışını dönüştürüyor. Ayrışmanın bir tarafındakiler, göçü kendi sorunlarının sebebi olarak algılıyor ve çözümün daha milliyetçi politikalarda yattığını düşünüyor. Öte tarafındakiler ise, Brexit lehine oy kullanan işçi sınıfı mensuplarına “bağnaz” deyip geçiyor.

Bu koşullarda, nüfuz sahibi birçok isim de sınıf politikasının geçmişte kaldığını ve yeni kültürel ayrımları kabullenmemiz gerektiğini vurguluyor.

Oysa yüz yüze olduğumuz toplumsal sorunların kültürel bir çözümü yok. Varmış gibi davranmak, hayat koşulları değişmeden kalacağı için halkın öfkesini daha da artırmaktan başka işe yaramaz. Maddi gerçekliği yok saymak yerine, insanların onu algılama şeklini değiştirmemiz gerek: hem göçmenlerin bir toplumsal sorun olduğu fikrine karşı çıkmamız, hem de işçi sınıfı kesimlerinin hayal kırıklıklarını “bağnazlık” deyip geçiştirmekten vazgeçmemiz gerek.

Kenan Malik’in Forget culture wars. Class is still the defining force shaping British lives başlıklı yazısından kısaltılarak çevrildi.



[1] www.bbc.com

[2] assets.publishing.service.gov.uk

[3] schoolsweek.co.uk

[4] www.theguardian.com

[5] twitter.com/JohnCleese

pasajlar, kültüralizm