/ Tezler / Gerçeküstücü Sinemada Tekinsizlik: Jan Svankmajer Filmleri Üzerine Bir İnceleme

2/11/2012 / skopbülten

 

Tekinsizlik, geçmiş yaşantıya dair izlerin şimdiye ait deneyimlerle etkileşime girerek insanın iç dünyasında kaygı, belirsizlik, korku ve güvensizlik yaratmasıdır. Gerçeküstücü yaklaşım da bilinçdışı alanını yaratıcı faaliyetin merkezine koymaktadır. Düşünce ve eylem üzerinde güçlü ve yaygın bir baskının olduğu toplumlarda sanatsal alanda farklı olanaklar ve anlatım biçimleri ortaya çıkabilmektedir. Çek toplumunda söz söyleyebilmenin güç olduğu dönemlerde kukla ve animasyon sansüre rağmen muhalif ürünler yaratabilmeye olanak tanımıştır. Gerçeküstücülüğü bir yaşam felsefesi olarak benimsemiş bir yönetmen olan Jan Švankmajer de insan doğasına özgü temel yönelimlerin toplumsal ve ideolojik olanla ilişkisini ortaya koyarken animasyonu ve kuklaları tekinsiz bir üslupla kullanmıştır. Resmi ideolojinin ve kurulu düzenin bekasını sağlamaya yönelik düşünce sistemlerinin dayattığı, ‘normal’i yücelten her türlü yaklaşımın karşısında iğrençlik ve karnaval ruhunu örneklendiren tema ve yöntemlerle duran yönetmenin tüm filmleri gerçeküstücü bir anlayışla çekilmiştir. Genel olarak tekinsizlik ve gerçeküstücülük arasındaki ilişkinin sinemadaki izlerine dair bir inceleme olan bu çalışma, Jan Švankmajer filmlerinde bu ilişkinin cisimleştiği iddiası çerçevesinde düzenlenmiştir.[1]

 

Jan Švankmajer, Down to the Cellar, 1982

Jan Švankmajer, Jabberwocky, 1971

 

Tezin yazarı: Ebru Karadoğan İsmayılov   

Danışman: Doç. Dr. Zeynep Çetin Erus

Yer Bilgisi: Marmara Üniversitesi - Sosyal Bilimler Enstitüsü - Radyo Televizyon ve Sinema Anabilim Dalı

Türü: Doktora

Yılı: 2011

Sayfa Sayısı: 257

 

 



[1] Bu metin, tezin Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez Merkezi’nde yayınlanan özetinden alınmıştır.

sinema, Jan Švankmajer, tez tanıtımı