20. yüzyıl başlarında Paris’in en popüler esin perilerinden biri boğulmuş bir kadındı. “Seine Nehri’nin Meçhul Kadını” (L’Inconnue de la Seine), salonların ve atölyelerin en rağbet gören demirbaşıydı; hafif gülümsemesiyle kapalı gözlerinin yüzüne verdiği gizemli ifadeye, intiharıyla ilgili hikâyeler eşlik ediyordu. Sonradan sayısızca kopyalanan alçı maskının, 1898-1900 dolaylarında Paris’te bir morgda, Seine Nehri’nden çıkarılmış bu cesedin güzelliğine kapılmış bir patolog tarafından yapıldığı rivayet ediliyordu.
Meçhul Kadın’ın cesedinden dökülen alçı mask, fotoğraf tarihi 1900
Albert Camus’nün Mona Lisa’ya benzettiği Meçhul Kadın’ın çehresinin hafızalarda bunca yer etmesinde, ölümle ilgili 19. yüzyıldan kalma bir romantizmin, kadın cesedinin nesneleştirilmesinin ve Meçhul Kadın’ın yüzündeki esrarlı ifadeye duyulan hayranlığın payı olsa gerek. Boğulmuş bir insanın aslında hiç de böyle görünmeyeceğini, cildinde en ufak bir şişme veya bozulma olmadan kalmasının mümkün olmadığını tahmin etmek zor değil aslında. Fakat Meçhul Kadın’ın hakikaten modern bir Ophelia olup olmadığı, uyandırdığı sembolizm açısından çok da önemli görünmüyor.
Vladimir Nabokov, 1934’te Meçhul Kadın’ı intihara sürüklemiş olabilecek nedenler üzerine düşündüğü “L’Inconnue de la Seine” adlı bir şiir yazmıştı. Rainer Maria Rilke’nin 1910 tarihli Malte Laurids Brigge’nin Notları adlı romanında anlatıcı, vitrininde sürekli bu ölü maskının sergilendiği bir dükkânın önünden geçiyordu. Albert Rudomine, 1927’de “Ourcq Kanalı’nın Meçhul Bakiresi” başlığıyla, Meryem’e gönderme yaparak fotoğraflamıştı onu. Willy Otto Zielke, 1934 tarihli bir gümüş baskısı için alçı maskın kırık bir versiyonunu yandan görüntülemişti. Man Ray, 1944’te La Nouvelle Pornographie dergisi için maskı kullandığı bir fotomontaj yapmış, kapalı gözlerinin bulunduğu yere açık göz imajı yerleştirmişti. 1960 tarihli bir alçı asamblajında da yine onu kullanmıştı. Meçhul Kadın daha yakın tarihli eserlerde de varlığını koruyacaktı: Daniel Spoerri’nin 1990 tarihli asamblajı; veya 2002’de Orsay Müzesi’nde açılan Le Dernier Portrait sergisi gibi.
Sol: Albert Rudomine, “Ourcq Kanalı’nın Meçhul Bakiresi”. Sağ: Willy Otto Zielke, “Seine Nehri’nin Meçhul Kadını”.
Man Ray, “Seine Nehri’nin Meçhul Kadını”.
Daniel Spoerri, “Seine Nehri’nin Meçhul Kadını”.
BBC News yazarı Jeremy Grange’ın 2013’teki bir haberine göre, Meçhul Kadın’ın maskı o tarihte Paris’teki Lorenzi alçı atölyesinin hâlâ en çok satılan ürünlerindendi. Üzerindeki etikette şöyle yazıyordu: “Masque, noyée, Seine” (mask, boğulmuş, Seine).
Allison Meier’ın When a Drowned Woman’s Face Became the Muse of Paris başlıklı yazısından alınmıştır. [EG]