Sanatçının Bir İşadamı Olarak Portresi

26/1/2012 / skopbülten

 

 

 

Tophane’de satışa çıkarılan bir bina. Kaynak: Red Thread[1]

 

“Sanat güzel mekânlar yaratır. Güzel mekânlar büyük yetenekleri çeker. Büyük yetenekler büyük işler yaratır.” Neredeyse “p ve q ise r” biçiminde bir mantık formülüne indirgenebilecek sarihlikteki bu sözler, bugün Türkiye de dahil dünyanın pek çok ülkesinde “kentsel dönüşüm” adı altında sanatı ve kültürü “kalkınmanın” hizmetine koşan politikaların izlediği mantığı özetliyor. Batı’da pek çok kentte olduğu gibi, İstanbul’un yoksul mahallelerinin de “güzel mekânlara” dönüştürülme süreci, kâh sanatçıların veya sanat dünyasının diğer aktörlerinin bilgisi ve iradesi hilafına, kâh onları da bizzat yanına yedekleyerek ilerledi, ilerliyor. Tabii bugüne kadar bu süreç, çoğunlukla ancak söylenen sözlerin satır aralarını okuyarak deşifre edebildiğimiz ve ancak her şey olup bittikten sonra idrak edebildiğimiz şekilde işlemişti. Bundan sonra belli ki açıktan sahiplenilerek ilerleyecek.

Yukardaki sözler, ABD’nin Connecticut eyaletindeki Ekonomik ve Yerel Kalkınma Dairesi Başkanı Kip Bergstrom’a ait. Connecticut eyaleti, Bergstrom öncülüğünde bundan böyle sanatçıları açıkça “işletmecilere” dönüştürme niyetinde olduğunu beyan ediyor.[2] Bundan sonra, sanata “sanat olduğu için” fon verilmeyecek, sanatçılar kamudan destek almak için faaliyet gösterdikleri mekânları yeni iş sahalarına açıp “kalkındıracaklarını” kanıtlayacaklar: “Yetkililer, sadece sanata değil, daha büyük bir ekonomik teşvike fon verdiklerini anlayınca para akmaya başlayacak,” diyor Bergstrom.

Bu yeni kamusal sanat fonu planının pratikteki “başarısı” çoktan test edilmiş ve kanıtlanmış. New Haven’da uygulanan “Project Storefronts” kapsamında, kentin “cazip olmayan” bölgelerindeki dükkân sahipleriyle anlaşma yapılıyor ve dükkânın vitrini 90 günlüğüne ücretsiz olarak sanat girişimlerine veriliyor. Amaç, mekânı sonradan kiralayacak ‘sanat işletmeleri’ni ya da başka alandaki işletmecileri, kültürel etkinliklerin cazibesiyle buraya çekmek. Projenin danışmanı Margaret Bodell şöyle diyor: “Sanatçıları birer iş adamı veya iş kadını olarak harekete geçirmek için ne yapabiliriz diye düşündük. Bu küçük ‘işletmecilere’, başarılı olmaları için danışmanlık ediyoruz.” 2009 yılında başlatılan Project Storefronts, ABD’nin en büyük kamusal sanat kurumu olan National Endowment for the Arts’tan 100 bin dolar yardım aldı ve New Haven’ın iki sokağını (Orange Street ve Crosby Street) “yeniden canlandırdı”.[3]

Süreç çok tanıdık, ama henüz sanatçıları “iş adamlarına” ve “iş kadınlarına” dönüştürme niyetini, en azından bu açıklıkla duymamıştık (Andy Warhol’un sinizmini saymazsak). Kültür politikalarının baş ihracatçısı ABD’de telaffuz ediliyorsa, yankılarının buralara gelmesi de uzun sürmeyebilir… [EG]

 

 



[2] http://hyperallergic.com/44504/are-artists-the-next-best-business-venture-connecticut/

[3] http://www.hartfordbusiness.com/news22052.html

kentsel dönüşüm