Gösteri Olarak Mimarlık

23/1/2014 / skopbülten

Bina cephelerinin reklam panosuna, hatta ekrana dönüşmesine tam da alışırken, mimarlık topyekûn bir gösteri mecrası olarak karşımıza çıkıyor: 2014 Şubat ve Mart aylarında Soçi’de düzenlenecek olan Kış Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunlar boyunca Rus telekom operatörü MegaFon’a ait yapı, mimarlığı görülmemiş bir teknoloji ve tasarım oyununa çevirecek. Her iki organizasyonun da destekçisi olan MegaFon’un MegaFace adı verilen ‘gösterisi’ni Londralı mimar Asıf Khan tasarlamış. Oyunlar sırasında, MegaFon yapısının cephesi yirmi saniyede bir değişen, üç boyutlu dev portrelere dönüşecek. Yapı adeta canlı bir heykel gibi sürekli biçim değiştirecek. İsteyen herkes tüm Rusya’daki MegaFon mağazalarında ya da yapının içinde yer alacak kabinlerde üç boyutlu fotoğraflarını çektirerek, yirmi saniye için de olsa, kendilerini anıtsallaştıracak ‘oyun’a katılabilecekler. İmajlar dijital bir programa göre sıralanacak ve her bir imaj sahibine cephede belirecekleri zaman bildirilecek. Ve sonradan yirmişer saniyelik bireysel videolar e-posta adreslerine yollanacak. Oyunlar süresinde 170.000 kişinin kendi yüzünü yapının yüzünde görebileceği tahmin ediliyor.[1]


 

Cepheyi oluşturan ince tüpler içeriye ya da dışarıya doğru hareket ederek düz sathı herhangi bir suratın biçimine girebilen, interaktif bir üç boyutlu düzleme dönüştürüyor. MegaFon yapısı sökülüp yeniden monte edilebiliyor ve Oyunlar sonrasında muhtemelen Moskova’ya taşınacak.


  

2007’de Britanya’nın prestijli mimarlık okulu Architectural Association’dan mezun olan Asıf Khan, yıldız mimarlardan birinin yanında çalışmak yerine kendi bürosunu kurmuş. Olimpiyatlarla arası iyi çünkü 2012 Londra Olimpiyatları için Pernilla Ohrstedt ile birlikte tasarladığı Coca Cola Beatbox pavyonu sayesinde ünlü olmuş.[2] Londralıların Olimpiyatlara dair kuşkucu ve şirket markalarının öne çıkarılmasına karşı olumsuz bakışlarını dikkate alarak, üzerinde Coca Cola logosu bulunmayan bir tasarım yapmış. Birbirine geçen 200 adet dokunmaya duyarlı birimin her birindeki önceden programlanmış ses kayıtları, ziyaretçilerin dokunarak binayı, sanki bir müzik enstrümanıymış gibi, ‘çalmalarına’ izin vermiş.[3] Mimarlık, müzik ve teknolojiyi biraraya getiren tasarım, Coca Cola’nın o yazki sloganı “Move to the Beat” (Tempoya Ayak Uydur) ile birleşerek, şirket logosu kullanmadan tanıtım yapmayı, tepki uyandırmadan ilgi çekmeyi başarmış.[4]

Tasarım ve mimarlık camiası merakla bir sonraki gösteriyi bekliyor. [NAA]

 




[2] Khan her iki projede de tasarım ve mühendislik grubu iart’la birlikte çalışmış.


 

mimarlık ve suç, tasarım, mimarlık