Faşist ve Sömürgeci Mimarinin Mirasıyla Yüzleşmek

15/6/2018 / skopbülten

İki dünya savaşı arası dönemde faşist İtalya yönetimi, hem İtalyan kentlerini hem de İtalya’nın işgali altında bulunan Asmara, Addis Ababa, Rodos and Trablus gibi kentleri biçimlendiren çok sayıda kamu binası, konut ve anıt inşa etti. Son yıllarda bu yapılar, onları üretmiş faşist rejimle olan bağlarından tamamen kopartılarak övgü konusu oluyor. Avrupa’da faşist ideolojilerin yeniden ortaya çıktığı günümüz bağlamında, Kuzey ve Doğu Afrika’dan buraya gelen nüfusu da göz önüne alarak şu soruyu sormak elzem hale geldi: Faşist-sömürgeci miras ne tür bir mirastır? İtalyan imparatorluğunun bıraktığı maddi izler, bugün, eski sömürge ülkelerinden yaşanan göç bağlamında ne gibi anlamlar kazanıyor? Bu miras yok mu edilmeli, yoksa İtalyan sömürgeciliğinin yarattığı tahribatın tazmin edilmesi gibi hedefler doğrultusunda yeni işlevlerle mi donatılmalı?

Palermo’da düzenlenen Manifesta 12 kapsamında, bu sorulara eleştirel cevaplar getirmeyi amaçlayan kamuya açık bir seminer ve bir mimari proje sunulacak. Stockholm’deki Kraliyet Sanat Akademisi’nde mimarlık ve sosyal adalet profesörü olan Allessandro Petti’nin verdiği “Sömürgelikten Çıkarıcı Mimarlık” (Decolonizing Architecture) dersindeki çalışmaların ürünü olan proje, Giuseppe Spatrisano tarafından tasarlanan ve 1936’da Benito Mussolini’nin açılışını yaptığı Casa del Mutilato (Palermo) binasına odaklanıyor. Birinci Dünya Savaşı malullerine ithafen inşa edilmiş olan Casa del Mutilato’ya yapılacak bir mimari ilaveyle, binanın kullanımının değiştirilmesi ve senelerdir ihtiyaç duyulan restorasyon sürecinin başlatılması amaçlanıyor. Projenin başında bulunan mimar ve sanatçı Allessandro Petti, İsrailli mimar Eyal Weizman’la birlikte 2007’de Filistin’in Beyt Sahur bölgesinde mimarlık ve sanat atölyesi DAAR’ı (Decolonizing Architecture Art Residency) kurmuştu.

 

  

18-19 Haziran tarihlerinde ücretsiz ve kamuya açık olarak düzenlenecek seminerlerde, İtalyan faşist mimarisinin izleri tartışılacak. 20 Haziran’da ise, Sömürgeci Faşist Mimariyi Yeniden İşlevlendirme Koalisyonu’nun ilk genel toplantısı düzenlenecek. Koalisyon, sömürgeci-faşist mimari eserlerin incelenmesini ve yeniden işlevlendirilmeleri için gereken müdahalelerin planlanmasını amaçlıyor.

Vaktiyle Avrupa’nın dışında yürütülen, sömürgeciliğin etkilerinden kurtulma mücadeleleri, bugün Avrupa’nın sınırları içine taşınmış durumda. Medyada “mülteci krizi” diye anılan olgu, aslında Avrupa’nın 500 yıllık sömürgecilik uygulamalarıyla yüzleşmekteki aczinin sonucu. Günümüzde hem yerlerinden edilen insanların durumunu ve göç akışlarını, hem de çağın faşizmini anlamak için, faşist-sömürgeci mimariyi derinlemesine incelemek şart.

Sunumlar ve ayrıntılı program için bkz. Public seminar and an architectural intervention at Manifesta12

manifesta, mimarlık