Jim McBride, David Holzman’s Diary başlıklı uydurma belgeselden bir kare, 1967.
Bu çalışma uydurma belgesellerin (melgesellerin) belgeselle kurduğu ilişkiyi incelemeyi amaçlamaktadır. Böylece uydurma belgesellerin (melgesellerin), belgesellerin gerçeklik söylemi üzerindeki olası etkisini ve bu tür filmlerin belgesele olan eleştirisini ele almayı amaçlamaktadır. Belgeselin gerçeklik söylemi belirli kodlar ve geleneklerden oluşur. Uydurma belgesel (melgesel), belgeselin kod ve geleneklerini taklit ederek tamamen uydurma ve genellikle absürd hikâyeler anlatır. Bu bağlamda bu çalışma uydurma belgeselin, belgeselin popüler alt türleriyle olan ilişkisini ele almayı hedeflemektedir. Bu çalışma içerisinde uydurma belgeselin erken örnekleri ile son on yılda yapılmış̧ çağdaş örnekleri karşılaştırılmış ve uydurma belgeselin ilk dönemlerdeki eleştirel özelliklerinin, sonraki örneklerinde görülmediği öne sürülmüştür.[1]
Özgün başlık: Mock-documentary: Questioning of the factual discourse of documentary
Yazar: Özge Akoğlu
Danışman: Dr. Barış Çakmur; Dr. Ersan Ocak
Yer bilgisi: Orta Doğu Teknik Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Medya ve Kültürel Çalışmalar Anabilim Dalı
Türü: Yüksek Lisans
Yılı: 2010