Aleksandr Rodçenko, Leningrad devlet yayıncıları için poster, 1924.
Günümüzde propaganda, ikna edici iletişim veya siyasal iletişim kapsamında ele alınan temel bir akademik başlık olarak yer almaktadır. Propaganda eylemliliği içinde kullanılan temel kitle iletişim araçlarının büyük bir bölümünü, grafik ürünler ve özellikle afişler oluşturmaktadır. İkna edici iletişim dahilinde bu grafik ürünlere ve özellikle afişlere yönelik olarak içerik üzerinden yapılacak olan anlam-bilim temelli değerlendirme sonucu, bu ürünlerin ortak özellikleri maddeler halinde somutlaşmıştır. Bu maddeler, afişlere yönelik biçim düzeyinde yapılacak tarihselleştirmeye destek olabilecek ikinci bir okuma olanağı sağlamaktadır.
Bugün artık kapsamlı bir akademik çalışma alanına dönüşmüş olan propagandanın ilk erken dönem grafik örneklerine, Roma döneminde rastlanmaktadır. Pompei'de şehir duvarlarına kazınan yazılarla ilk örneklerini veren propaganda, Rönesans döneminde meydanlardaki heykellere asılan ve politik eleştiriler içeren tabelalar biçiminde karşımıza çıkmaktadır. Gutenberg'in baskı makinasını icadıyla, illüstratif anlatımın temel biçimi belirlediği hiciv ve yergi temelli afişlerin erken ve yaygın örnekleri ortaya konmuştur, 16. yüzyılda Reform hareketinden başlayıp 20.yüzyıl başına ulaşan süreç içinde propaganda afişleri, savaşları, devrim dinamiklerini ve mücadeleleri ortaya koyan belgesel içeriklerden, mevcut iktidarlara yönelik yergi ve ironinin egemen olduğu karikatür temelli anlatımlara uzanan bir çizgide çeşitlilik göstermiştir. Yüzyıl başında ortaya konan teknolojik gelişmeler endüstri devrimini ve sosyal, kültürel hayatta radikal atılımları beraberinde getirmiştir. Bu gelişmelerin olumsuz bir sonucu olarak ortaya çıkan 1. Dünya Savaşı propaganda afişinin gerçek içeriğinin ve biçiminin tanımlandığı bir dönemdir. Bu yıllarda ortaya çıkan modernist avangard hareketler saldırgan üsluplarıyla kendi özgün afiş biçimini ortaya koymuştur. Sovyetler Birliği'nde yaşanan devrimin yarattığı coşkunun pozitif bir ürünü olan konstrüktivizm, son çözümlemede sosyal gerçekçiliği benimseyen Sovyet devrim afişlerinin erken dönem biçimini belirlemiştir. Bu büyük savaşın yaralarını sarmaya çalışan dünya ülkeleri, Avrupa'da gelişen faşist yaklaşımların etkin bir propaganda yöntemiyle yarattığı güçlü iktidar ortamının içinde, İspanya örneğinde olduğu gibi iç savaşlar ve kaçınılmaz bir ikinci dünya savaşıyla yüzleşmiştir. Bu yıllarda gelişen teknolojinin bir getirisi olarak afişlerde kullanılmaya başlayan fotoğraf, illüstratif anlatımın yerini almaya başlamıştır. Polonya gibi işgal altındaki ülkelerde direnişi örgütlemeye yönelik olarak yeraltında, pragmatik koşullarda üretilen özgün örnekleriyle ortaya konan afişler, bu ülkelerin ileride afiş sanatında sahip olacağı parlak geleceğin önünü açmıştır. Savaş sonrası dönemde "kapitalizmin beşiği" ABD ve "komünizmin kalesi" SSCB'nin başını çektiği kutupların yarattığı gerilimin tanımladığı Soğuk Savaş sürecinde, karşılıklı propagandaya yönelik çok sayıda afiş üretilmiştir.
Solda: Elena Serrano, “Kahraman Gerilla Günü”, 1968; sağda ANONİM, “Polis güzel sanatlarda boy gösteriyor/Güzel sanatlar sokağı afişliyor”.
Çin ve Küba gibi ülkelerdeki yaşanan devrim pratiğini halka aktarmak işlevini enformatik içerikli propaganda afişleri üstlenmiştir. Ulusal bağlamlardan beslenen ve geleneksel, folklorik sanatların grafik anlatımı tanımladığı bu afişlerde, resmi ideolojinin yaklaşımı da belirleyici olmuştur. Çin'de Mao'nun temel hegemonyası altında saptanan kısıtlamalarla şekillenen propaganda afişleri, Küba'da Castro'nun kişisel yaklaşımlara prim tanıyan yaklaşımıyla yoğun bir çeşitlilik göstermiştir.
Vietnam Savaşı, Küba, Çin Devrimi ve ırk ayrımcılığının beslediği 68 olayları, savaş ve ırkçılık karşıtı grafik ürünlerin ve toplumsal eylemliliğe destek veren pragmatik afişlerin ortaya konduğu bir dönem olarak grafik tasarım tarihinde özelleşmiştir. Tüm iletişim kurumlarında grevin yaşandığı 68 Mayıs'ında, Paris'te şehir içi iletişim işlevini üstlenen Atelier Populaire'in anonim imzalı afişleri, pragmatizmin özgün ve çarpıcı ürünleri olarak öne çıkmıştır.[1]
Yazar: Kerem Rızvanoğlu
Danışman: Prof. Yurdaer Altıntaş
Yer Bilgisi: Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Grafik Anasanat Dalı
Türü: Yüksek Lisans
Yılı: 2001