Bu tez politik program ve mimari üretim arasındaki ilişkiyi ‘tasarım yoluyla demokratikleşme’ miti üzerinden inceler. Bu fikrin temelinde, 19. yüzyılda dolaylı olarak tasarımın demokratikleşmesi fikrinin icat edildiği etkin bir tasarım okulu olan Bauhaus’un kurulmasına da sebep olan sanat ve zanaat hareketi yatmaktadır. Yıllar sonra slogan yeniden ortaya çıkmış ve her zamankinden daha görünür hale gelmiştir. IKEA, Bauhaus’a referansla “tasarım yoluyla demokratikleşme” fikrini destekleyen bir mobilya şirketi olarak demokratik tasarım ütopyasının geri geldiğini ilan etmiştir. Çalışmanın detayları Bauhaus’ta geliştirilen ve daha sonra IKEA tarafından yeniden üretilen dört ana ilkeye dayanmaktadır. Bu ilkeler, yani kitlesel üretim, standartlaşma, modülerleştirme ve evrensellik iddiası, kitlesel üretimi toplum yararına işlevselleştiren bir modernist projeyi tanımlar. [1]
Tezin özgün adı: From Bauhaus to IKEA: Integration of Mass Production, Standardization, Modularization and Claim of Universality with Capitalist Mode of Production
Yazar: Ezgi İşbilen
Danışman: Prof. Dr. Güven Arif Sargın
Yer Bilgisi: Orta Doğu Teknik Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / Mimarlık Anabilim Dalı
Türü: Yüksek Lisans
Yılı: 2012
Sayfa sayısı: 139
[1] Bu metin, tezin Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez Merkezi’nde yayınlanan özetinden alınmıştır.