Mısır Piramitleri Üzerinde Şeriat Gölgesi: Şeyh Cevheri'den "Piramitleri Yıkın" Çağrısı

17/11/2012 / skopbülten

 

 

 

Bu hafta Mısır medyasında yer alan bir habere göre, Taliban’la bağlantısı olduğu bilinen Mısır’ın dini lideri Şeyh Cevheri, Afganistan’da yıkılan Buda heykelleriyle antik Mısır kalıntılarını eş tutarak, Büyük Gize Sfenksi ve Gize piramitlerini yok etme çağrısında bulundu.

Cevheri, Hüsnü Mübarek’in başkanlığı döneminde de Müslümanlara, bu “putlar”dan kurtulmaları çağrısında bulunmuş ve şiddet yanlısı tutumu nedeniyle iki kez hüküm giymişti.

Geçtiğimiz günlerde Mısır’da ve Arap dünyasında geniş kesimlere ulaşan özel bir televizyon kanalında yapılan bir söyleşide Cevheri, “Bizler nasıl Afganistan’da Buda heykellerini devirdiysek, buradaki Müslümanlar da İslamın şartları gereğince tüm putları ortadan kaldırmalıdır,” demişti.

“Allah, Muhammed’e putları kırmasını emretmişti. Ben de Taliban’la birlikte aslında hükümetin yapması gerekeni yaptım ve Buda heykelini yıktım”.

Cevheri’nin bu açıklamaları, düzenlenecek yeni anayasanın birebir Şeriat kanunlarına dayanmasını talep eden binlerce kişinin Tahrir Meydanı’nda toplanmasının hemen ardından geldi.

Ancak, Tunus Devrimci Hareket lideri Şeyh Abdülfettah Moro canlı yayını arayarak Cevheri’ye, Muhammed’in çağdaşı olan ünlü komutan Amr bin El-as’ın, Mısır’ı fethettiğinde heykelleri yıkmadığını anımsattı. “Sen kim oluyorsun da bunu yapacaksın,” diye soran Moro, “Peygamber putları yıkmıştı, çünkü insanlar onlara tapınıyorlardı. Sfenkslere ve piramitlere ise kimsenin taptığı yok,” sözleriyle Cevheri’yi sıkıştırdı.

Cevheri’nin şiddet taraftarlığının Mısır’da çok iyi bilindiğini yazan Egypt Independent, haberin devamında şu bilgileri vermiş: “Bir tanesi müebbet olmak üzere iki kez hüküm giyen Cevheri, kararın hemen ardından kaçtığı Afganistan’da, Amerikan işgali sırasında ağır biçimde yaralanmış, 2007’de Pakistan’dan Suriye’ye geçmiş ve sonrasında burada yakalanarak Mısır’a teslim edilmişti. Cevheri, 2011’in başlarında Mübarek’in devrilmesinden sonra adli bir karar uyarınca serbest bırakılmıştı.”

Müslüman Kardeşler ve aşırı muhafazakâr Selefiler’in önderliğinde İslamcılar, ülkede Arap Baharı ayaklanmaları sonrası gerçekleşen başkanlık ve milletvekili seçimlerinde oyları silip süpürmüşlerdi. Son aylarda ise, aşırı muhafazakâr Selefi güçlerin, Mısır’ın tarihi eserlerini de masaya yatıracaklarına dair endişeler yükselmeye başlamıştı.

Al Arabia English’e yaptığı açıklamada, “Radikal İslamcı Selefiler, firavun heykellerinin üstlerinin kapatılmasını istiyorlar, çünkü onları birer put olarak görüyorlar. Ancak görünen o ki, Mısır’ın tarihi eserlerinin akıbetiyle ilgili hükümetin ne gibi bir yol izleyeceği hâlâ belirsiz,” diyen antik Mısır tarihçisi Ahmed Osman’a göre Selefi Müslümanların yaptığı şey, heykeli yasaklayan İslamın katı dini kurallarını izlemekten ibaret.

Yine de pek çok kişi, Mısır’ın yeni cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin Mısır’ın zengin kültürel mirasının daha iyi korunmasına yönelik adımlar atacağını ümit ediyor. Üstelik Mısırlı yetkililer yakın bir zamanda, daha fazla tarihi eserin gün ışığına çıkarılacağını duyurmuşlardı.

Bu yıl içinde gerçekleşmesi planlanan bir sergide, adına Keops Piramiti inşa edilen firavun Khufu’nun torunu Kraliçe III. Meresankh’ın lahtiyle birlikte, beş baş rahibin daha lahti yer alacaktı. Yetkililerin ayrıca Kahire’nin güneyindeki Sakkara bölgesinde, yeraltında bulunan Serapeum Tapınağı’nı da yeniden ziyarete açmaları bekleniyordu. [NÖ]

 

Kaynak:

http://english.alarabiya.net/articles/2012/11/12/249092.html

 

piramitler