Guggenheim Müzesi'nde Yine İşçi Sömürüsü Protesto Edildi

4/6/2014 / skopbülten

Körfez ülkelerindeki inşaatlarda çalışan milyonlarca göçmen işçinin maruz kaldığı insanlıkdışı uygulamalara karşı düzenlenen protestolara bir yenisi eklendi:[1] New York’taki Guggenheim Müzesi’nde 24 Mayıs 2014’te yine bir eylem gerçekleştirildi. Konu, Guggenheim’ın Abu Dhabi’de 2017’de açılması beklenen şubesinin inşaatı. Müze’nin kalabalık olduğu Cumartesi akşam saatlerinde G.U.L.F. (Gulf Ultra Luxury Faction / Körfez Aşırı Lüks Fraksiyonu) içinden bir kişi megafonla yaptığı çağrıyla eylemi başlattı ve gruptan başkaları Müze’nin ortasındaki atriyuma dev bir pankart asmaya girişti. Güvenlikçiler önce megafona, sonra daha asılamadan pankarta el koydular. Ama yaratılan kargaşadan yararlanan grubun diğer üyeleri, Müze’deki İtalyan Fütürizmi sergisini gezer gibi yapıp, G.U.L.F.’ın bildirisini içeren el ilanları dağıttılar ve eserlerin arasına Fütüristlerden ilham alan grafiklerle hazırladıkları dövizleri yapıştırdılar. Bunların arasında “Müze Ölüm Üzerine İnşa Edilemez” gibi sloganların yanı sıra, Guggenheim mütevellilerine tek tek isimleriyle hitap eden, onları adalete, duyarlılığa, sorumluluklarını üstlenmeye çağıran mesajlar vardı.

 

 

 

 

 

 

Abu Dhabi’deki Saadiyat Adası’nda Guggenheim Abu Dhabi, Louvre Abu Dhabi, British Museum’la işbirliği olan Şeyh Zayed Ulusal Müzesi’nin süren inşaatlarında işçi haklarına dikkat çekmeyi amaçlayan G.U.L.F. aslında daha geniş katılımlı iki hareketle, Gulf Labor (Körfez Emeği) ve Occupy Museums ile bağlantılı. Son eyleme katılanlar arasında 40’tan fazla sanatçı, aktivist ve New York Üniversitesi (NYU) öğrencisi vardı. Çünkü eylem, beş gün önce New York Times’ın birinci sayfasında yer alan bir haberin ardından gerçekleşiyordu. Haber, Saadiyat Adası’nda inşaatı yeni tamamlanan NYU Abu Dhabi kampüsünün binalarını ele alarak, burada çalışan işçilerin iş ve yaşam koşullarındaki sefaleti ortaya seriyordu. New York’taki eyleme katılan NYU öğrencilerinden biri, “Guggenheim Abu Dhabi’nin inşaatı henüz başladı, NYU kampüsünde yaşananlar orada yaşanmasın diye buradayım” diyordu.

 

NYU Abu Dhabi

New York Times’daki NYU haberine geri dönersek, Ariel Kaminer ve Sean O’Driscoll’in yazısı Birleşik Arap Emirlikleri başkentini sadece çiğnenegelen işçi hakları açısından değil, Amerikan modelinde bir üniversitenin gerektirdiği akademik özgürlükler için uygun bir yer olup olmadığı bakımından da tartışmaya açıyordu. Nitekim New York Times’daki yazı, gazetenin ertesi gün Abu Dhabi’de satılan aynı sayısında, “konunun hassasiyeti nedeniyle” sansürlenmişti.

 

 

Birkaç yıl önce NYU, Abu Dhabi kampüsünü “üniversiteyi, hatta doğrusunu söylemek gerekirse, dünyayı dönüştürecek bir olanak” olarak sunmuştu. Kampüs, Üniversite’nin temel değerlerinin egemen olduğu bir özgürlük alanı olacak; akademik özgürlükler kadar, insani yaşama ve çalışma koşullarını sağlayacaktı. Oysa kampüs yapılarını inşa eden işçiler günde 11-12 saat, haftada 6-7 gün çalışarak, 15 kişi bir odada barınarak ayda ancak $272 kazanıyorlardı. Ekim’de grev yapmaya kalkışanlar karşılarında polisi bulup hapsi boylamış, sonra da paraları ödenmeden sınırdışı edilmişlerdi. Kafala [kefalet] adı verilen sistemde işçilerin kaderi, onları Abu Dhabi’ye getirirken borçlandıran, pasaportlarına el koyan ‘sponsor’ şirketlerin elindeydi.[2] Durum ayyuka çıkınca NYU Abu Dhabi web sitesinde “Statement of Labor Values” (Emek Değerleri Beyanatı) yayınlayarak bunlara uyulmasını istediğini açıklasa da, yapacağı fazla bir şey yoktu. İnşaatları devlet kurumlarından işi alan müteahhitlerle onların taşeronları kotarıyorlardı. Ne de olsa Üniversite burada hükümdar ailesinin misafiri sayılırdı. Şeyh, kampüsteki 21 binayı finanse edip eğitime destek sağlamanın yanı sıra, NYU’ya 50’şer milyon dolarlık bağış taksitlerinden ilkini de ödemişti. (NAA)

 

 

hyperallergic.com: protesters stage intervention at guggenheim's futurist exhibition

nyu statement of labor values

nytimes.com: workers at nyu's abu dhabi site face harsh conditions

 

 



[2] Benzer hak ihlallerinin yaşandığı Katar, 2022 Dünya Kupası için hazırlanırken uğradığı protestolar sonucunda orada da geçerli olan kafala sistemini değiştirmeyi vaat etti.

sanat ve direniş, Occupy Museums, Gulf Labor