Gezi Direnişi'nin İzmir'deki Yansıması: Geçici Müdahale Platformu

5/12/2013 / skopbülten

Geçici Müdahale Platformu, pek çok kolektif hareketi yeniden canlandıran ve yeni oluşumları tetikleyen Gezi Direnişi’nin İzmir’deki yansımalarından biri. Grup, “bilimin, sanatın, hukukun, yaşam pratiklerinin dili ve aklıyla hareket etmeye gayret eden şehir plancıları, akademisyenler ve çeşitli alanlardan sanatçılardan” oluşuyor. Kent yaşamını, kentte varoluşu sanatsal müdahale ve eylemlerle tartışmaya açan platformun sözcüleri kendilerini, “kaldırımların darlığından, sokaklarda çim alan ve yeşil görememekten, yaya olarak varlığımızı gösterememekten, kentin homofobik ya da erkek egemen karakterinden, yerel yönetimler ve hükümetin ortaklaşa yürüttüğü kenti yok eden, kimliksizleştiren uygulamalarından rahatsız olan ve bu konuda yaratıcılıklarımızı birleştirerek sesimizi hem kentin asıl sahiplerine hem de karar mercilerine hep beraber duyurmak isteyen bir grubuz” diyerek tanımlıyor.

Grubun 11 Haziran 2013’te İzmir Alsancak’ta gerçekleşen ilk müdahale eylemleri ise beş gün sürmüş. İzmir’in kentsel dokusu üzerine bir “Haritalama çalışması” ve buna koşut olarak da “Ağaçsız Alana Gölgelendirme Atölyesi” gerçekleştirmişler. Atölye çalışmasında rengârenk çaputlarla oluşturulan gölgelik alanlar insanların biraraya gelmesine, fikir alışverişinde bulunmalarına, direniş adına yeni ve farklı bir şeyler üretmelerine olanak sağlayan uygun bir mekân haline dönüştürülmüş. Alan ayrıca, kimi zaman tiyatro topluluklarının provası için kullanılmış, kimi zaman kentle ilgili konuşmak, tartışmak isteyenlerin mekânı olmuş ve gün içerisinde de sıcak ve güneşten korunmaya çalışanlara bir yer sağlamış. “Haritalama Çalışması” ile birlikte de Geçici Müdahale’nin sonraki çalışmaları ve projeleri için veri sağlanmış. Bu haritada, Aliağa’dan, Çiğli’ye, Alsancak’tan İnciraltı’na, Bornova’dan Urla’ya kadar İzmir’in kentle, doğayla ilgili meselelerine ilişkin önemli veriler görülebilmekte.

Grup ayrıca, “Kentsel Dönüşüm Değil Sanatsal Dönüşüm!” şiarından yola çıkarak Kemeraltına Geçici Müdahale adlı bir proje için “kent merkezinde bulunan, yaşanmışlığın eski tarihlere uzandığı, atıl durumda bırakılmış ve yıkılmaya yüz tutmuş bir alan olan Kemeraltı’na geçici müdahalede bulunma” çağrısı yapmış. Bu müdahelenin merkezine ise kentsel dönüşümün yok edici yapısını eleştiren, fiziksel, sosyal ve ekonomik bağlamlarda sanatsal dokunuşlarla mekânı yeniden sorgulayan bir yaklaşım yerleştiren grubun bir sonraki müdahale planları ise merak konusu. [NÖ]

 

                                  Gölgelendirme Atölyesi

                                       Haritalama Çalışması


Geçici Müdahale Platformu Manifestosu

Geçici müdahaleler ile kente dair problemi görünür kılmanın yollarını aramak ve çeşitli etkinlik ve eylemlerle paydaşı olduğumuz kente/mekâna dâhil olmak, karışmak.

Kentin belli noktalarında yaşanan çevresel, fiziksel ve sosyal sorunları tespit etmek, geçici müdahalelerde bulunmak ve bu alanların kent belleğine yerleşmesini sağlamak.

Kente dair konularda farkındalığın artırılmasına katkıda bulunmak ve görünmeyen mekânları görünür kılmak.

Kentte yaşayan insanların kenti kullanırkenki temel ihtiyaçları üzerinden kente yeni bir bakış sağlamak.

Küreselleşmeyle kentlerin geçirdiği kültürel ve mekânsal değişimlere farklı perspektiflerden bakabilme olanağı sunmak.

Neo-liberal politikaların etkisiyle değişen kamusal alan pratiklerini yeniden gözlemleme fırsatını yakalamak ve ticari meta haline gelmiş bu alanlara sahip çıkma bilincini yaşatabilmek.

Yaşama alanları olan kentsel mekânlara geçici müdahalelerle yapılabilecekleri gösterebilmek ve herkesi cesaretlendirmek. 

Sanat algısının toplumsal değerleri ötekileştiren yapısına farklı yaklaşımlar sunmak. 

Kentin yaşamsal alanlarının kâr metası haline geldiği günümüzde sanat algısının mekânı şekillendirme biçimlerini ortaya koyabilmek.

Mekânı yeniden, birlikte üretmek ve sanatla mekânda sürprizler yaratmak. 

Daha iyi standartlarda yaşamak istediğimizi ifade etmenin yollarını, kolektif bilinçle, sanatın üretim biçimini ve bilimsel temelleri esas alarak mekânların asıl sahipleriyle arayışa koyulmak. 

Kentte yaşlı, çocuk, çalışan, emekli, işçi bizde varız!

ARTIK 

Kentsel fonksiyonları yetersiz, kimliksiz ve yaşam kalitesi düşük, sağlıksız bir kent istemiyoruz! 

Politik ellerle yaşama alanlarımıza yapılmış ve yapılan kalıcı müdahaleleri istemiyoruz! 

VE 

Kentlere karşı işlenen suçlara seyirci kalmak istemiyoruz demek için 

sokaklardayız.

 

Kaynak ve ayrıntılı bilgi için bkz: http://gecicimudahale.org/