Fred Wilson, Metalwork 1793-1880 (Madeni Eşyalar 1793-1880), Mining the Museum (Müzeyi Kazmak) sergisinden, 1992.
Kurumsal eleştiri, sanatı tanımlayan, değerlendiren, yaşama geçiren kurumların araçlarını ve yöntemlerini sorgulayan bir sanat pratiği olarak 1960'ların eleştirel bakışıyla beraber ortaya çıkar. Sanatsal çalışmalar, yaratıcı politik aktivizm ve makaleler aracılığıyla getirilen eleştiri bireysel koleksiyonerlerden, büyük müze ve müzayede salonlarına kadar eğitim ve yayın organlarını da kapsamı altına alarak gelişir. Sanatın sermaye, sınıf, piyasa ile olan yakın bağları ve bu ortamda muhalif sanatın olanakları, kurumsal eleştirinin temel sorunsallarını oluşturur.
Bu bağlamda gerçekleştirilen tez çalışmasında, ilk bölümde eleştirel bir yaklaşımla sanat kurumlarının dışsal tarihi ele alınmış, sonraki bölümde kurumsal eleştirinin öne çıkardığı konular incelenmiş ve araştırma bölümünde ise, bu tartışmaların Türkiye sanat ortamındaki yansımalarını sanatçılar, küratörler ve sanat yöneticileri ile yapılan görüşmelerle ortaya koymak amaçlanmıştır. Sonuç olarak, sanat kurumlarına karşı Avrupa ve ABD'de getirilen eleştiriler Türkiye'de de geçerli olmakla beraber, sanat ortamının tarihsel gelişimi bakımından daha yakın bir zamana dayanması, bu eleştirilerin yoğunluğunu da göreli olarak azaltmaktadır. Ancak Türkiye'deki sanat eğitiminin ve eleştirisinin kısıtlı ve olgunlaşmamış olduğu sonucu göz önünde bulundurulursa, hızla gelişen sanat piyasasının kurumsal eleştirinin sorunsallarına daha açık hale gelmesi beklenebilir.[1]
Yazar: Sena Çakırkaya
Danışman: Doç. Dr. Ferda Keskin
Yer Bilgisi: İstanbul Bilgi Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Kültürel İncelemeler Anabilim Dalı
Türü: Yüksek Lisans
Yılı: 2010
[1] Bu metin, tezin Yükseköğretim Ulusal Tez Merkezi’nde yayınlanan özetinden alınmıştır.