Akaretler’in Yeni Galerisi Kuad'da Açılış Sergisi: Kesintisiz Avangard

22/3/2012 / skopbülten

 

Kuad Galeri, BM Çağdaş Sanat Merkezi’nden Beral Madra, Norgunk Yayınevi’nden Ayşe ve Alpagut Gültekin, Urart’tan da Erol Sağmanlı’nın ortak girişimi. Kuad’ın açılış sergisi, Kesintisiz Avangard.

 

Kesintisiz Avangard

Kesintisiz Avangard, Hırvat işadamı ve koleksiyoner Marinko Sudac’ın Güneydoğu Avrupa avangard sanatını temel alan koleksiyonundan, Branko Franceschi küratörlüğünde derlenmiş bir seçki.

Franceschi’nin ifadesine göre, eskiden Yugoslavya, bugün ise ‘Batı Balkanlar’ olarak anılan bölgenin, totaliter rejimlerin ve ırklar arası çatışmaların etkisi altındaki sosyal dokusunda, avangard ruhu besleyen sanat, birleştirici olan ve süreklilik gösteren yegâne kültürel hattı oluşturuyor. Uluslararası sanat hareketleriyle ahenkli olan ve bölgede hüküm süren sosyal ayrımları delen bu hat, “konstrüktivist estetiği, fütürist enerjiyi, dadaist ve sürrealist isyanı ve sosyalist ütopyayı sürdüren” bir yaratıcılık hattı; ve 20. yüzyılın başlarından bugünlere dek devam ediyor.  

Marinko Sudac’ın koleksiyonu da, 1990’lardan itibaren bölgede kurulan yeni devletlerin görmezden geldiği, ortak geçmişlerine dayanan bu hattın izini sürmek için kapsamlı bir kaynak. Bugün koleksiyonda, bölgede üretilmiş avangard sanat çalışmalarından ve ilgili dökümanlardan (yayınlar, yazışmalar vb.) 20.000’i aşkın öğe bulunuyor.[1]

Franceschi, Kesintisiz Avangard sergisini dört bölümde düzenlemiş: Basılı, avangard dergi yayıncılığını belgeliyor. Konstrüktivizmin Vasiyeti , konstrüktivist estetiğin bölgedeki etkilerine bakıyor. Özne = Nesne performans sanatlarının 1920’lere dek uzanan tarihine; Ütopya ve Radikalizm ise, siyasi seçkinlerin gücüne ve iktidarına karşı duran aktivizme odaklanıyor.[2]           

 

 

“…Ben, Ulusal Özgürlük Cephesi’ni desteklediğim için değil –ki destekliyorum-, saçlarım uzun olduğu için yargılanmak istiyorum… Öğrencilerin egemenliğine inandığım için değil, okulların yok edilmesi gerektiğini düşündüğüm için… Liberalizm birliğine karşı olduğum için değil, insanların hoşlarına giden neyse onu yapmaları gerektiğine inandığım için… ve sonuç olarak, ciddi olduğum için değil, eğlendiğim için yargılanmak istiyorum. Öfkemin kaynağı Vietnam, ırkçılık ya da emperyalizm değil…”   Željko Kipke, Abbie Hoffmann için Fiiller, s/b fotoğraf dizisi ve metin, 1981.[3]

                                             

Sergi, 28 Nisan 2012’ye kadar Kuad Galeri’de izlenebilir.[4]

Detaylı bilgi için: http://www.kuadgallery.com/exhibition/permanent-avant-garde/

 

Marinko Sudac Koleksiyonu

Marinko Sudac, 1968 doğumlu ve 1989 yılından bu yana sanat eseri biriktiriyor. Avangard sanatın öncelikli ilgi alanı haline gelmesi ise 2004 yılında oluyor. Sudac’ın avangard sanat koleksiyonu, ilk olarak 2005’te Hırvatistan’da sergileniyor: “The Peculiarities of the Margin - Avant-Garde Art in the Region 1918-1989”. Sonraları da, özellikle Güneydoğu Avrupa’da pek çok kentte sergileniyor. Hala genişlemeye devam eden koleksiyon, 2009’dan bu yana dijital medyada da izlenebiliyor. İnternet sitesinin başlığına bakılırsa, koleksiyon artık aynı zamanda bir “sanal müze”: www.avantgarde-museum.com

2010 yılında Sudac, “sanal müzesinin” giderek çeşitlenen etkinliklerinin yönetimi için bir kadro oluşturuyor. Kuad Galeri’deki serginin küratörü de olan, sanat tarihçisi Branko Franceschi, koleksiyonun yöneticisi olarak atanıyor. Çoğunluğu Balkan kökenli sanat tarihçileri ve küratörlerden oluşan 7 kişilik bir de danışma kurulu örgütleniyor. Bu kurulun üyelerinden birisi de Beral Madra.[5]

                                 •

Soğuk savaş sonrası jeopolitiğinin yol açtığı son Balkan savaşlarının ertesindeki kültürel yenilenme sürecinde, sanata büyük roller atfediliyor. Egemen olan kültür politkaları, gerek sanatın çağdaşlaştırılmasının, gerekse bölgedeki avangard sanat birikiminin derlenerek, yeniden anlamlandırılmasının, ‘post-komünist’ kimliklerin tasarlanmasında etkin olmasını bekliyor. Ancak sanatın, önce Balkanlaştırılıp, sonra da bir ‘kültürel farklılık’ damarı olarak küreselleştirilmesine direnenler, Avrupa merkezli sanat söylemine asimile olmaya, geçmişlerini unutarak liberallaşmeye, ve tarihsizleşmeye –ya da ‘güncel’leşmeye- karşı çıkıyorlar. Örneğin, 11. İstanbul Bienali’nin Hırvat küratörleri, Bienal sergilerini hazırlarken, avangardın, komünizmi silmek değil, tam aksine onun kendi bölgelerindeki mirasını canlı tutmak istediklerini belirtmişlerdi. [AA - RO]

 

                                                           



[1] Kesintisiz Avangard sergisi ve Marinko Sudac’ın koleksiyonu ile ilgili bilgiler, küratörün sunuş yazısından: http://www.kuadgallery.com/exhibition/permanent-avant-garde/

[3] Kesintisiz Avangard, sergi kitapçığından.

[4] Kuad Galeri, Akaretler, No: 52’de.

[5] Marinko Sudac’ın koleksiyonu ile ilgili bilgiler: www.avantgarde-museum.com