Rossum’un Evrensel Robotları

7/2/2021 / skopduyuru

 

Rossum'un Evrensel Robotları’nı 1920 yılında kaleme alan Karel Čapek, Robot kavramını edebiyata kazandırır. Čapek, kelimeyi Çekçede “zorla çalıştırma”, “angarya”, “esaret” anlamlarına gelen robota’dan türetir. Slav dillerinde “rab” kökü “köle” demek. Rossum’un Robotları da insan emeğini üstlenen, ücretsiz çalışan mekanik işçiler. Hatta bir kısmı, yapay zekâya sahip insan uyarlamaları…

100 yaşındaki eser ütopyanın yasını tutan melodramatik bir bilimkurgu. Olaylar Robot işçilerin üretildiği fabrikanın bulunduğu uzak bir adada geçer. Thomas More'un Ütopya’sını, Francis Bacon'un Yeni Atlantis'ini, H.G. Wells'in Dr. Moreau’nun Adası’nı andıran bir adada... Fakat yirminci yüzyıla saklanmış çoğu ütopyada olduğu gibi RUR’un dünyası da belirgin şekilde distopiktir. Yaşlı Rossum Tanrının yerine geçmek yani insan yaratmak ister… Her şey böyle başlar. Yaşlı adamın ölümünden yıllar sonra tasarı gerçekleşir. İnsanların yerini alan Robotlar boş zaman yaratır, üretimi hızlandırır, bolluk bereket sağlar. Niyet insanlığı mutlu etmektir ama kâr hırsı her şeyi mahveder. Robot evreni, makineleşmenin, insanlıktan çıkmanın eleştirisiyse de, günümüz yaşamından bakınca farklı bir gerçekliğe bürünür. Čapek insan aklının yüceltilmesinin getirdiği tahribatı, sanayileşmenin yarattığı manevi çoraklığı, erdemin yitirilişini, etiğin ayaklar altına alınmasını ve nihayet kaçınılmaz sonucu, faşizmi koyar önümüze. Robotlardan ürkmemizi sağlar, çünkü onlar insan türünün yeniden üretimidir. Karel Čapek, Rossum’un Evrensel Robotları ile insanlığa cevaplaması için bir soru bırakır: Onlar mı daha insan, biz mi daha Robotuz?

 

Karel Čapek, Rossum’un Evrensel Robotları, çev. Arzu Eylem (İstanbul: Notabene, 2021).