Sosyal bilimlerde kuramların polisiye kurmacalarla bir ilişkisi var mı? Nasıl bir ilişkidir bu? Karl Marx Kapital’de neden komedya yerine tragedyayı tercih etmiştir? Gazete haberlerinde saf gerçekliği mi okuyoruz? Peki “gerçekçi” denen anlatılarda kurmacanın rolü ne? Ya anlatılardaki pencereler nereye açılır? Geleneksel olarak kurmacanın dışında bırakılan insanlar romana ve öyküye nasıl dahil edildiler?
Filozof Jacques Rancière uzun yıllardır siyasetin yanı sıra estetik, özellikle de edebiyat üstüne çalışıyor. Bu kitabında da bir yandan Honoré de Balzac, Edgar A. Poe, Rainer Maria Rilke, Marcel Proust, Joseph Conrad, William Faulkner ve W. G. Sebald gibi yazarların eserlerinden hareketle kurmacanın kıyılarını keşfe çıkıyor; bir yandan da Georg Lukács ve Erich Auerbach gibi güçlü yorumcularla diyaloğa giriyor. Kurmacanın Kıyıları’nı edebiyat, eleştiri ve felsefeye ilgi duyan okurlarımızın zevkle okuyacağına inanıyoruz. [tanıtım bülteninden]
İÇİNDEKİLER
Giriş
Kapılar ve Pencereler
Pencerelerin Ardında
Yoksulların Gözleri
Dikizcilerin Gördükleri
Sokağa Bakan Pencere
Bilimsel Eşik
Metanın Sırrı
Nedenselliğin Serüvenleri
Gerçeğin Kıyıları
Akla Hayale Gelmeyen
Kâğıttan Manzaralar
Hiçbir Şeyin ve Her Şeyin Kıyısı
Rasgele An
Yoksullar Hakkında İki Hikâye
Dilsizin Sözü
Hudutsuz An
Jacques Rancière, Kurmacanın Kıyıları, çev. Yunus Çetin (İstanbul: Metis, 2019)
www.metiskitap.com