/ Sanat ve Emek / Marina Abramoviç Sanat Emekçilerini Sömürmeye Devam Ediyor

9/8/2014 / skopbülten

 

 

 

Geçtiğimiz yıl, Marina Abramoviç’in New York’ta açacağı, kendi adını taşıyan performans sanatı enstitüsünün projesi basına duyurulmuş, Rem Koolhaas’ın ofisi OMA tarafından tasarlanacak Enstitü’nün 20 milyon dolar bütçeyle hayata geçeceği açıklanmıştı. Abramoviç, bütçenin ‘bir kısmını’ (660 bin dolar) toplayabilmek için Kickstater’da bağış kampanyası başlatmış, kampanya için de Lady Gaga’nın yer aldığı bir tür tanıtım filmi çekilmişti. Geçtiğimiz aylarda da Abramoviç, FIFA Dünya Kupası için Adidas’la ortak bir tanıtım filmi çekti. Enstitü’nün mekânında çekilen film, sanatçının 1970’lerin sonlarında Ulay’la birlikte hayata geçirdiği Work Relation/İş İlişkisi adlı eserin “2014 Dünya Kupası merceğinden yeniden sahnelenmesi” olarak lanse edildi.

 

OMA'nın Enstitü için hazırladığı sunum

 

Adidas işbirliğiyle Work Relation/İş İlişkisi


Enstitü ‘fiziken’ halen tamamlanmış değil, ama MAI (Marina Abramovic Institute) “gayri maddi” [immaterial] etiketi adı altında çoktan faaliyetlerine başladı – hatta “gönüllü” çalışan devşirmek için ilan da verdi. Tabii ‘gayri maddi’ bir sanatın üretilmesi için gereken ‘gayri maddi’ emeğin de öyle basit kol emeği gibi muamele görmesi beklenemeyeceğinden, sıralanan bütün işler bedelsiz, yani “gönüllü olarak” yapılacak.

Hyperallergic’ten Jillian Steinhauer, söz konusu listeyi madde madde inceleyerek, ilan verilen işler için hangi beceri ve vasıfların arandığını, yapılacak işlerin niteliğini ortaya koymuş. Aranan vasıflar arasında, “mükemmel yazılı ifade becerisi”, “kâr amacı gütmeyen bir sanat kurumunda çalışma tecrübesi”, “Javascript / JSON / Jquery, HTML5, CSS gibi programları kullanabilme”; “üst düzey organizasyon ve iletişim becerileri” gibi nitelikler sıralanmış. Yapılması beklenen işler arasındaysa, genel idari işleri yürütme, sanat etkinlikleri planlama ve geliştirme, dijital derginin yayınlandığı sitenin devamlılığını sağlama, IMMATERIAL için araştırma yürütme gibi işler var.

Pozisyonların hepsi, haftada en az iki gün düzenli çalışma taahhüdünde bulunmayı gerektiriyor; dolayısıyla, Steinhauer’ın da dikkat çektiği gibi, bu işler “gönüllü” çalışma değil bilfiil yarı-zamanlı çalışma konumunda.

Steinhauer, yazısını şöyle noktalıyor:

 

Abramoviç, enstitüsü için 660 bin dolardan fazla para topladı ve Adidas’la işbirliği yaptı. Ama her ne hikmetse MAI’de çalışacak insanlara ödeyecek para bulamıyor. (Çalıştırdığı insanlar hakkında böbürlenen Jeff Koons bile onun yanında evliya kalıyor.) Umarız, MAI’de bedelsiz çalışan işçilerden biri, enstitünün sosyal medya hesaplarını ele geçirip bir güzellik yapar. [EG]

 

 

"Ücretsiz çalışan bir stajyer olsam da bu hesaptan istediğim her şeyi yazabilirim"


sanat ve emek, Marina Abramović