Amerikan Avangardında Zen Budizmin Etkileri

29/1/2013 / skopduyuru

 

 

John Cage ve D. T. Suzuki

 

New York Modern Sanat Müzesi’nin kalıcı koleksiyonuna ve modern sanat üzerine akademik metinlere baktığımızda, realizm, empresyonizm, fütürizm, Dada, sürrealizm, soyut sanat, Pop, minimalizm diye düzgün bir şekilde ilerleyen bir süreç görürüz. Peki arkadan gelen nedir, kavramsal sanat mı? Bu noktada işler biraz karışır.  

Sanatçı ve eleştirmen Ellen Pearlman’ın Nothing and Everything: The Influence of Buddhism on the American Avant Garde başlıklı yeni kitabı (Evolver Editions, 2012) sanatta kavramsala dönüşün kökenlerini inceliyor. Pearlman, daha iyi bir seçeneğimiz olmadığından kavramsal sanat ve süreç sanatı diye adlandırdığımız sanatın doğuşu ile, New York'un entelektüel ve bohem çevresinde Zen Budizm’in etkisinin yayılması arasında paralellik kuruyor. 1950’li ve 1960’lı yıllarda Zen’le tanışmaları, pek çok sanatçıyı, sanatı yeniden tanımlama sürecinde nesneyi maddîliğinden koparıp kavramı öne çıkarmaya teşvik eder. Örneğin John Cage 1950’lerde D. T. Suzuki’nin Columbia Üniversitesi’nde verdiği Zen seminerlerine katılır. Bu dönemde sanat çevrelerinde Zen veya Budizm hemen hiç bilinmemektedir; bunlar, insanların bugünkü gibi aşina olduğu konular değildir. Jack Kerouac ve Allen Ginsberg de D.T. Suzuki’nin evinin müdavimlerindendir ve Zen’e ilgi duyarlar. Ressam Ad Reinhardt, 1950’de, o dönem New York ekolünün önde gelen sanatçılarının toplandığı bir kulüpte “Manevî Düzlem ve Zen” başlıklı bir konuşma yapar.

Pearlman’ın kitabındaki her bölüm bir sanatçıya, yazara veya gruba ayrılmış; bir yandan Zen felsefesinin sanatçıların eserleri üzerindeki etkilerini araştırırken, Zen’e yönelik genel ilginin artmasındaki paylarını da ortaya koyuyor. Kitabın tamamı okunduğunda, Zen ve Budizm’in Amerikan avangardında nasıl kök saldığını ve sanatta kavramların rolüyle ilgili derinlemesine sorgulamaları nasıl başlattığını görüyorsunuz. Pearlman, kitabında ilk elden kaynaklara, sanatçılarla ölmeden önce yapılmış söyleşilere yer veriyor; böylece daha önce sanat tarihinin kaydetmediği bilgilere ulaşmak mümkün olabiliyor. [silent lotus – EG]

 

Kaynak: http://hyperallergic.com/63002/how-zen-catalyzed-conceptual-art/

Ellen Pearlman

Nothing and Everything: The Influence of Buddhism on the American Avant Garde

Evolver Editions, Nisan 2012